İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davası Şartları Nelerdir?

İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; kişilerin sahip oldukları taşınmaza ihtiyaç duymaları halinde taşınmaz için açılacak davada ihtiyaç durumu ve güncel talebe bakılır.

Günümüzde kiracıları ile ev sahipleri arasında sıklıkla yaşanan konulardan birisi ihtiyaç nedeniyle tahliye davasının oluşturulmasıdır. Ev sahibi olan kişinin kiracıya yönelik olarak uygulayabileceği bu işlem sayesinde ihtiyaç halinde evin boşaltılmasını talep edebilir. Özellikle artan kira bedelleri, kişilerin kendi ya da yakınları için barınma ihtiyacının olması, ev satışlarının artması gibi durumlar etken nitelikler içerisinde yer alıyor. Ancak tüm nedenler geçerli şartlarda kabul edilmiyor.

İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davası Nedir?

İhtiyaç nedeniyle kişilerin tahliye davası açması kısaca Türkiye Borçlar Kanunu içerisinde belirtilen hükümlere bağlıdır. 350 ve 351 numaralı hükümler uyarınca belirlenmiş olan şartlar kapsamında kiracıların tahliye taleplerinin oluşturulmasını içerir.

Bu dava türünde öncelikli olarak dikkat edilen. Davanın içeriğini samimi ve gerçek olmasıdır. İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; Şartlar içerisinde özellikle şu durumların olması beklenir;

  • Mutlaka gerçek, ihtiyaç durumunu samimi ve zorunlu olmasına dikkat edilmesi gerekir.
  • Taşınmaya sebebiyet verecek durumun uzun süreli olması beklenir. Kısa süreli ihtiyaç durumlarında kişilerin böyle bir talepte bulunması mümkün olmayacaktır.
  • Her olay kendi içerisinde değerlendirilir ve durumun genel olarak samimiyeti göz önünde bulundurulur.
  • Temel amacı sırf kiracıyı tahliye etmek amaçlı olmadığı kanıtlamalıdır. Bunun için gerçekten ortada zorunlu ve yapılması ciddi olan durum bulunmadıkça kişiler ihtiyaç nedeniyle tahliye başvurusunda bulunmamalıdır.

Temel olarak açılan davanın amacı taşınmaz sahibi olan kişinin taşınmazı ihtiyaç duyması halinde kiracı olan kişinin tahliye edilmesini sağlamaktır. Ancak burada taşınmaza sahip olan kişinin duymuş olduğu ihtiyaç durumu göz önünde bulundurulmalıdır.

Örneğin taşınmaza sahip olan kişinin çocuğunun evlenmesi gibi durumlar ihtiyaç durumuna sebebiyet verecektir. Ancak taşınmazın boşaltılması ve yeniden kiralanarak başka kişilere verilmesine yönelik yapılacak işlemlerde sınırlamalar bulunuyor.

Davanın açılabilmesi için alınmış olan kararlar dahilinde ev sahibi olan kişinin başka bir taşınmazının bulunmuyor olması gerekir. Eğer ev sahibi olan kişi hem maddi olarak yeterli hem de farklı taşınmazlara sahip ise kişiye yönelik ihtiyaç duyurusunda bulunması mümkün olmayacaktır.

Özellikle kişilerin haksız yere ev boşaltma işlemlerinin gerçekleştirilmesini engellemek amacıyla şartlara son derece dikkat ediliyor. İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; şartlar dahilinde kişilerin mutlaka gerçekçi, zorunda ve sürekli ihtiyacı duyması gerekir.

Kısa süreli taşınmazların ihtiyaç duyulması halinde herhangi bir şekilde tahliye talep edilmesi mümkün olmayacaktır. Bu nedenle bu alanda samimiyet, gerçekçilik ve zorunluluk en önemli kriterlerdir.

İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davasını Kimler Açabilir?

Tahliyeye yönelik olarak davanın açılabilmesi için kira sözleşmesinin herhangi bir tarafı olmayan malik ya da intifa hakkı sahibi tahliye için dava açabilir. Ayrıca taşınmazın satılması ve sonradan kiralayana sahip olan malik de ihtiyaç nedeniyle bu davayı açma hakkına sahip olabilir.

İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; öncelikle kişilerin geçerli sebebi bulunması gerekir. Bunun için kişinin kendisinin yaşayacak olması ya da kendisine bağlı bakmakla yükümlü olduğu bir kişiyi yaşanacak olması etkin nedendir.

Dava açacak olan kişiler ise yalnızca belirli bir listeden oluşuyor. Bu liste içerisinde kiraya veren, kira sözleşmesinin tarafı olmayan ev sahibi, yeni malik, kira sözleşmesinin herhangi bir tarafı olmayan ve intifa hakkı sahibi kişi daha var talebinde bulunabilir.

Açılan dava kapsamında yapılan incelemelerde tahliye nedeninin mutlaka ev sahibi yeni ya da kanunda belirtilen yakın kişilerden birine yönelik olması gerekir. Ev sahibinin kendisi, annesi, babası, anneannesi, dedesi, babaannesi, çocukları, torunları ya da eşinin ihtiyaç duyması halinde dava açılması mümkün oluyor.

Gerekli sınırlamalara yönelik yapılan işlemler dahilinde bu kişilerin dışında herhangi bir ihtiyaç yaşansa dahi kiracıya tahliye sağlanması mümkün olmayacaktır.

Özellikle Yargıtay tarafından belirlenen ihtiyaç halleri dahilinde İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir;

  • Kiralanmış olan evin ev sahibi olan kişinin iş yerine ya da çocuklarının mevcut okullarına daha yakın olması halinde başvuruda bulunması mümkün oluyor.
  • Kiralanmış olan evin ev sahibinin mevcut sistemde oturduğu eve oranla çok daha güvenilir bir yapıya sahip olması nedeniyle taşınma sağlanabilir.
  • Kiralanan eve eşyaların koyulmasının gerekliliğinin duyulması halinde tahliye talep edilebilir.
  • Kiracı olan kişinin oturduğu evin çok daha ekonomik olması durumunda tahliye şartları sağlanabilir.
  • Ev sahibi olan kişinin çocuklarının evlenmesi ya da yazlık konutta oturmasının istenmesi gibi durumlara bağlı olarak da tahliye oluşturulması mümkündür.

Dava talebinde bulunacak kişilerin mutlaka taşınmaz ile bağlantısının bulunuyor olması gerekir. Doğrudan taşınmaz sahibi olmayan kişiler dava açma hakkına sahip olmayacaktır.

Açılan davaların değerlendirilmesinde özellikle 2 tarafın hallerine bakılarak karar verilir. Dava içerisinde doğrudan ev sahibi kişi ile bağlantısı bulunmayan kişilere yönelik ihtiyaç geçerli olarak kabul edilmez.

Yalnızca altsoy, üstsoy, eş ya da taşınmazın kendisinin taşınmaza ihtiyaç duyması hâlinde davanın açılması mümkün olacaktır. Yapılan değerlendirmeler kapsamında zorunluluk olması durumunda kişilerin taşınmazlarının boşaltılmasını talep etmesi kabul ediliyor.

İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davasının Süresi Var Mıdır?

İhtiyaç duyulması halinde kiracı olan kişiye gönderilecek tahliye davası için belirlenen süre bir ay şeklindedir. Kişi bir ay içerisinde kiracıya öncelikle ihtarname göndererek dava açabilir.

İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; eğer kiracı önceki ev sahibinin kiracısıysa ve taşınmaz satıldı ise yapılacak kira işlemi ihtarname şartına uygun olacak şekilde 6 ay olarak belirlenmiştir.

Yeni ev sahibi 6 ay içerisinde ihtarname göndererek dava açma hakkına sahip olacaktır. Belirsiz kira sözleşmelerinde ise kiracının toplam belirlenmiş olan oturma süresi 6 ay ile sınırlıdır.

Evin yasal şekilde boşanması ve boşaltılan sistemin mahkeme tarafından kabul görmesi için ise ev sahibi kişinin mutlaka 90 gün öncesinde kiracı kişiye gerekli bildirimleri yapması gerekir.

Sözleşmenin bitmesinin ardından ise 30 günlük süre kapsamında dava ve tahliye fırsatı bulunuyor. Bu şartlara uygun şekilde gerçekleştirilmeyen başvurularda kişilerin tahliye ile ilgili süreçlere hem uzayabilir hem de anlaşmazlık görülmesi mümkün olabilir.

Yapılan ihtarnamenin ardından belirlenen sürede davanın sonuçlanması gerekiyor. Kişi sözleşmenin türüne bağlı olarak mutlaka başvuruda bulunmuş olmalıdır. Yeni ev sahibi, belirli ya da belirsiz kira sözleşmelerinin bulunması oluşturulacak olan dava süresini etkiler.

İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davasında İhtarname Çekilmesi Gerekir Mi?

İhtiyaç nedeniyle tahliye davası oluşturmak isteyen kişiler sahip oldukları sözleşme türüne bağlı olarak ihtarname gönderilmesi konusunda farklı süreçlere sahiptir. Bunun için belirli süre, belirsiz süre ve yeni malik durumları göz önünde bulunduruluyor.

İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; kişilerin sorunsuz şekilde taleplerini oluşturabilmesi için mutlaka uygun koşullarda davanın açılması gerekir. Sözleşme türüne bağlı yapılacak işlemler şöyledir;

  • Belirli süre kira sözleşmelerinin olması halinde ihtiyaç durumunda kiracı ihtarname gönderme zorunluluğu bulunmuyor. Belirlenmiş olan sözleşmenin ardından sürenin bitimi ile beraber bir ay içerisinde doğrudan dava açılması mümkündür.
  • Belirsiz süreli kira sözleşmelerinde ise fesih bildirim süresi 6 ay içerisinde sağlanmalıdır. 6 aylık dönemin dahilinde 3 ay geçtikten sonra kiracıya mutlaka ihtarname gönderilmesi gerekir. 3 aylık sürenin aşılmaması önemlidir. İhtarname gönderdikten sonra kiracının 3 ay süresi bulunacaktır.
  • Yeni malik olması durumunda ise belirsiz süreli kira sözleşmelerine benzer süreç uygulanır. Yeni ev sahibi kişinin 3 ay içerisinde mutlaka dava açması gerekir. Ancak karşılıklı anlaşma ve farklı ihtiyaç durumlarının doğması halinde bu süreç çok daha kısa olabilir.

Dava sürecinde yapılacak incelemeler kişilerin dava süreçlerinin daha uzun olmasına sebebiyet verebilir. Özellikle çelişkili ifadelerin bulunması ya da davanın hemen öncesinde yapılan maddi kaldırımlar gibi durumlar kişilerin işlemlerine yönelik inceleme yapılmasına sebebiyet verebilir.

Bu süreçte ev sahibi olan kişinin tüm zorunluluğunun bulunduğunun anlaşılması için gerekli değerlendirmeler sağlanır. Böylece taşınmazda ikamet eden kiracının çıkarılması amacıyla talep oluşturulması mümkün olacaktır.

Samimiyet sürecinde özellikle kişinin maddi durumuna bakılır. Eğer taşınmaza sahip kişinin başka bir taşınmazı bulunmuyor ise bu davayı açma hakkı bulunacaktır. Farklı taşınmazlara sahip kişilerin dava sürecinde değerlendirmeleri farklı oluyor. Değerlendirmeler dahilinde Yargıtay kararları öne çıkıyor.

Yeniden Kiraya Verebilir Miyiz?

İhtiyaç nedeniyle kiracının tahliye edilmesi durumunda kişilerin yeniden kiraya verme hakkı bulunmuyor. Öncelikle yapılmış olan davanın şartlara uygun şekilde tamamlanması gerekir. İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; en önemli şartlardan birisi ihtiyaç nedeninin gerçekçi ve samimi olmasıdır.

Ayrıca davanın açılacağı süreçte kişinin ne kadar süre için bu taşınmaza ihtiyaç duyacağı göz önünde bulundurulur. Böylece dava karşısında kişi ihtiyaç nedeniyle kiracının taşınmazdan çıkmasını sağlayabilir.

Bu kişilerin yeniden herhangi bir haklı sebebi bulunmuyor ise 3 yıl süre ile hiçbir şekilde kiralama işlemi yapması mümkün olmayacaktır. Eğer kişi kiralama işlemini gerçekleştirir ise yeniden kiralama yasağı denilir ve bu işlem dahilinde kişiye bazı durumlar uygulanabilir.

Bu nedenle özellikle kiracılarının yalnızca evi boşaltması amacıyla oluşturulan ihtiyaç nedeniyle tahliye davalarında kişiler bazı problemlerle karşılaşabilir. Yalnızca gerekli olması durumlarında bu davaların açılmasına izin verilir.

Kişinin yeniden kiralama yaptığı tespit edilir ise uygulanacak olan cezai işlemler kapsamında kısıtlamalar bulunur. İhtiyaç nedeniyle yapılan boşaltma işlemlerinde kişilerin ellerini kiralayacağı temin edilmiş olarak sayılır.

Ev sahibi kişilerin 3 yıl içerisinde herhangi bir haklı nedeni bulunmadığı sürece kiralama işlemlerini yapması mümkün olmayacakları. Haklı nedenler içerisinde özellikle ikamet eden kişinin vefatının olması, kişinin maddi durumunun yeterli olması gibi durumlar göz önünde bulundurulur.

Eğer ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açılmış ve kazanılmış olan bir taşınmazın kısa sürede kiralama işlemleri sağlanırsa üzerine yönelik incelemeler yapılır. İnceleme doğrultusunda hak nedenlerin bulunması halinde kişiler kiralamaları sağlayabilir. Ancak herhangi bir hak neden sunulmadan yapılabilecek kiralama işlemleri bulunmuyor.

3 yıl süresinin dolması halinde ise herhangi bir sebep gösterilmeden kiralama işlemleri sağlanabilir. Böylece kiralamaya yönelik yeniden gelir elde etmem mümkün olacakları.

İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davası Ne Kadar Sürer?

İhtiyacın sebebiyet vermesi nedeniyle tahliye davalarının oluşturulması için belirlenen süreç farklılık gösteriyor. Genellikle bu davalar ortalama 3 ay içerisinde sonlanıyor.

Ancak dava sürecinin daha hızlı geçmesi ya da daha fazla uzun olmasına yönelik farklı durumlar bulunuyor. Özellikle dava sürecini etkileyen hususlar şöyledir;

  • Dava konusunun mutlaka haklı ve geçerli olduğu kabul edilmelidir. İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; yapılan sebebin samimi ve gerçek olması gerekir. Bu nedenle kişinin sebebiyet olarak sunduğu durum incelenir.
  • Kiracının itiraz etmesi, tahliye süreci için gönderilen ihtarnameyi almaması gibi süreçlerin tamamı davanın uzamasına sebebiyet verebilir.
  • Kişilerin sahip olduğu sözleşme türüne bağlı olarak yaşanacak sorunlar bulunabilir. Özellikle belirsiz sözleşmeye sahip olan davalarda ihtarname sonrasında daha uzun bir süreç geçirecektir.
  • Adli tatiller, mahkemenin iş yoğunluğu ya da davanın şartlarının tam olarak yerine getirilmesi gibi durumlar işleminizin daha yavaş olmasına sebebiyet verebilir.

Bu nedenle başvuruda bulunacak kişilerin mutlaka gerekli tüm evrakları sunduklarından emin olması gerekir. Ayrıca kiracı kişinin itirazının bulunması halinde yeniden süreç uzayabilir.

Dava sürecinin hızlı şekilde tamamlanmasını isteyen kişiler şartlara uygun şekilde talep oluşturduğundan emin olmalıdır. İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; dava şartları gereğince kişinin haklı şekilde sebebinin bulunuyor olması gerekir.

Haklı sebepler dahilinde taşınmazı eşya konulması, kişinin yakınlarının taşınmazda yaşayacak olması ya da ihtiyaç duyulması gibi durumlar göz önünde tutulur. Ayrıca ev sahibi olan kişinin yaşadığı evin standartlarının kiracının evinden daha düşük olması halinde yine başvuru hakkı bulunacaktır.

İhtiyaç nedeniyle tahliye davalarının oluşması durumunda arabuluculuk sistemi bulunuyor. Bu nedenle dava içerisinde arabuluculuk adımlarının da tamamlanması gerekebilir.

Görevli ve Yetkili Mahkeme Hangisidir?

Davanın açılabilmesi için ilgili mahkeme içerisinde Sulh Hukuk Mahkemesi bulunuyor. Yetkili mahkeme sayesinde kişiler taşınmazlarının boşaltılması amacıyla ihtiyaçlarını sunacaktır.

Tercih edilecek olan sulh hukuk mahkemeleri taşınmazın bulunduğu yerde açılmalıdır. Bu nedenle taşınmazın bulunduğu adrese yönelik bağlı olarak hizmet veren sulh mahkemeleri aracılığı ile davanın açılması mümkün olacaktır.

Bu süreçte dava açılmasından önce kişilerin dikkat etmesi gereken çok fazla unsur bulunuyor. İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; kişinin bireysel olarak kendi adına davasını açması gerekir. Eğer ev sahibi kişinin taşınmazın bulunduğu şehre gitmesi için fırsat bulunmuyor ise mutlaka vekaleti verilerek kendi adına işlemlerini sağlamalıdır.

İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davası Yargıtay Kararları

İhtiyaç nedeniyle tahliye davası açılmasına yönelik önceden alınmış olan Yargıtay kararları içerisinde dikkat çeken durumlar bulunuyor. Öncelikle ihtiyaç iddiasına bağlı olarak davalarda tahliyeye karar verilebilmesi amacıyla yapılan ihtiyaç durumunun mutlaka 3 durumu karşılaması beklenir.

İhtiyaç nedeniyle tahliye davası şartları nelerdir; 3 durum içerisinde belirlenen şartlar gerçeklik, zorunluluk ve samimiyettir. Açılan dava içerisinde öncelikli olarak bu noktalara dikkat edildiği görülüyor.

Bunun yanında devamlılık gerekliliği bulunmayan ihtiyaç durumlarında yalnızca belirli bir süreye yönelik olarak taşınmanın sağlanması da talep edilemez. Ayrıca dava sürecinin kabul edilebilmesi için taşınmazın sahibinin varlığının yeterli olmaması gerekir.

Eğer taşınma sahibinin varlık durumuna bağlı olarak farklı bir seçeneği bulunuyor ise taşınmazın boşaltılmasına yönelik talep oluşturması mümkün olmayacaktır. Bu davaların kabul edilebilmesi için ev sahibi kişinin son çaresinin kiracının bulunduğu ev olmalıdır.

Dava sürecince kişinin maddi olarak yetersizliğinin sürmesi gerekir. Yalnızca dava açıldığı anı değil tüm dava süresince dikkat edilecek konulardan biri budur. Ayrıca kişinin başka bir taşınmazının bulunmaması gerekir. Eğer birden fazla taşınmaza sahip olan kişi var ise buna yönelik talep oluştururken değerlendirmeler farklı sağlanacaktır.

Yargıtay tarafından alınan kararlara göre kiraya veren kişinin ihtiyaç iddiasının 3 şarttır tanıdığını kanıtlaması beklenir. Eğer gerçeklik, zorunluluk ve samimiyet konusunda herhangi bir durum geçerli kabul edilmez ise tahliye işlemi sağlanamaz.

Son olarak başka taşınmazı olmayan, maddi yetersizliği bulunan ve bahsedilen taşınmaza ihtiyaç duyduğu kanıtlanan kişilerin taşınmazlarının boşaltılması için süreç başlatılır. Tahliye süreci için belirlenen kapsamda kiracı olan kişi taşınmazı boşaltma işlemlerine başlar. Yargıtay değerlendirmeleri güncel duruma bağlı yapılacaktır.

T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
E. 2000/1983 K. 2000/2109 T. 7.3.2000
• TAHLİYE DAVASI ( İhtiyaç Nedeniyle )
• İHTİYAÇ NEDENİYLE TAHLİYE DAVASI ( Gelinin ve Torunun İhtiyacı İçin Tahliye Davası
Açılamaması )
• GELİNİN VE TORUNUN KONUT İHTİYACI ( İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davası Açılamaması )
6570/m.7/b
ÖZET : Davacı, oğlunun fransa’da çalıştığını, gelini ve torunlarının Türkiye’ye dönerek kiralananda
oturacaklarını ileri sürerek tahliye talebinde bulunmuştur. 6570 Sayılı Kanun kimlerin ihtiyacı için
tahliye davası açılacağını ayrıntılı olarak düzenlemiştir. Gelinin ve torunun ihtiyacı için tahliye davası
açılamaz. Ayrıca henüz doğmamış ihtiyaç için de dava açılamaz. Açıklanan nedenlerle, davanın reddi
gerekir.
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı taradan süresi
içinde temiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR : Dava konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem gibi
karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı, oğlunun Fransa’da işçi olarak çalıştığını, gelini ve torunlarının Türkiye’ye dönerek mecurda
oturacaklarını ileri sürerek tahliyesini istemiştir.
6570 Sayılı Yasa’nın 7/b maddesi kiralayan veya kiralayan durumunda olmayan malikin kendisinin
eşinin ve çocuklarının ihtiyacı için dava açabileceğini öngörmüştür. Gelinin ve torunların ihtiyacı
nedeniyle tahliye isteminde bulunulamaz. Kaldı ki ihtiyaçlı gelin ve torunun Fransa’da oldukları
Türkiye’ye dönmedikleri anlaşılmaktadır. Henüz doğmamış ihtiyaç için de tahliye davası açılamaz. Bu
hususlar nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile tahliye kararı
verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.’nun 428. maddesi
uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının, temyiz edene iadesine
7.3.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/8603 K. 2015/8905 T. 22.10.2015
• TAHLİYE DAVASI ( Şirketin İhtiyacı Nedeniyle Gerçek Kişinin İhtiyaç Nedeniyle Tahliye İsteminde
Bulunamayacağı – Davacı Gerçek Kişi Kendisine Ait Olan Şirketin İhtiyacına Dayanarak Tahliye Talep
Ettiğine Göre Mahkemece Davanın Reddine Karar Verilmesi Gerektiği )
• İKTİSAP VE İHTİYAÇ NEDENİYLE TAHLİYE ( Kiralananı İktisap Eden Kimsenin Kendisi Eşi
Alt Soyu Üst Soyu veya Kanun Gereği Bakmakla Yükümlü Olduğu Diğer Kişiler İçin Konut ya da İşyeri
Gereksinimi Sebebiyle Tahliye İsteyebileceği – Şirketin İhtiyacı Nedeniyle Gerçek Kişinin İhtiyaç
Nedeniyle Tahliye İsteminde Bulunamayacağı )
• ŞİRKETİN İHTİYACI NEDENİYLE TAHLİYE İSTEMİ ( Gerçek Kişinin İhtiyaç Nedeniyle
Tahliye İsteminde Bulunamayacağı/Davacı Gerçek Kişi Kendisine Ait Olan Şirketin İhtiyacına
Dayanarak Tahliye Talep Ettiğine Göre Mahkemece Davanın Reddine Karar Verilmesi Gerektiği –
Davanın Kabulüne Karar Verilmesinin Doğru Görülmediği )6098/m.350/1
ÖZET : Dava, iktisap ve işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. TBK.nın
350/1.maddesi kiralananı iktisap eden kimsenin, kendisi, eşi, alt soyu, üst soyu veya Kanun gereği
bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle tahliye
isteyebileceği hükmünü içermektedir. Kanun hükmüne ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre şirketin
ihtiyacı nedeniyle gerçek kişi ihtiyaç nedeniyle tahliye isteminde bulunamaz. Davacı gerçek kişi,
kendisine ait olan şirketin ihtiyacına dayanarak tahliye talep ettiğine göre mahkemece davanın reddine
karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulüne ve kiralananın tahliyesine karar verilmesi
doğru değildir.
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına
dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup
gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, iktisap ve işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece
davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin halen giyim eşyası satışı yapmakta olup M. J. markasının bayisi olduğunu,
taşınmazı da işyeri ihtiyacı nedeniyle satın aldığını, taşınmazın bulunduğu yerin kendileri için uygun
olduğunu belirterek işyeri ihtiyacı nedeniyle tahliyeye karar verilmesini istemiştir. Yapılan yargılama
sırasında davacı vekilinin ve dinlenen davacı tanıklarının beyanlarıyla; davacıya ait mağazalardan bir
tanesinin kapatılarak dava konusu yere taşınmak istediğinin bildirilmesi karşısında, taşınmazın davacıya
ait şirket ihtiyacı nedeniyle tahliyesinin istendiği anlaşılmaktadır. TBK. 350/1.maddesi kiralananı iktisap
eden kimsenin, kendisi, eşi, alt soyu, üst soyu veya Kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler
için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle tahliye isteyebileceği hükmünü içermektedir. Kanun
hükmüne ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre şirketin ihtiyacı nedeniyle gerçek kişi ihtiyaç
nedeniyle tahliye isteminde bulunamaz. Davacı gerçek kişi, kendisine ait olan K… Ltd. Şti.’nin ihtiyacına
dayanarak tahliye talep ettiğine göre mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı
gerekçeyle davanın kabulüne ve kiralananın tahliyesine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu
nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya
6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca
hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22.10.2015
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yorum yapın

Hemen Ara