İşçi Fazla Mesai Yapmak Zorunda Mıdır?

İşçi fazla mesai yapmak zorunda mıdır; işveren ile işçi arasında yapılan anlaşmalara bağlı olarak kişilerin fazla mesai yapması konusunda uygulanan farklı durumlar bulunuyor.

İşçinin fazla mesai yapma zorunluluğu, çalışma koşulları ve işverenle olan ilişkisi bağlamında ele alınan bir konudur. Türkiye’de iş hukuku çalışma saatleri ve fazla mesaiye ilişkin belirli düzenlemeler içerir. Fazla çalışma genellikle işverenin talebine bağlı ortaya çıkar, işçinin rızası önemlidir. Ancak işçinin aşırı mesaiye maruz bırakılması yasal sınırları aşmamalıdır. Bu durum çalışma şartlarına ve sektöre göre değişiklik gösterir. İşçilerin hakları, işverenin sorumlulukları, bu konuda daha fazla anlayış ve şeffaflık sağlamak adına önemlidir.

Fazla Mesai Nedir?

Türkiye’de yapılan iş anlaşmalarında 4.857 sayılı iş kanunu gereğince kişilerin haftalık 45 saat çalışması normal mesai olarak kabul ediliyor. Buna bağlı olarak ayda 180 saat iş sürecinin geçmesi kişilerin normal çalışma saatleri içerisindedir.

Mesai hesaplamaları yapılırken ise yolda geçen süre ya da verilen mola gibi durumlar mesai içerisine dahil edilmiyor. Ancak günümüzde işveren ve işçi arasında yapılacak anlaşmalar kapsamında daha uzun süre çalışılması süreçlerinin bulunduğu görülebilir.

Fazla mesai haftada 180 saatin üzerine çıkan çalışma süreleridir. Çalışma sürelerinde kişiler doğrudan fazla mesai olarak değerlendirilir. Fazla mesai içerisinde yapılan ödemeler normal ödemenin bir buçuk katı olacak şekildedir. Örneğin saatlik 100 TL ile çalışan bir kişinin mesai durumunda ödenecek olan ücret 150 TL olacaktır.

İşçi fazla mesai yapmak zorunda mıdır; işçinin doğrudan fazla iş yapmasına yönelik herhangi bir zorlama bulunmuyor. Ancak 2 tarafın karşılıklı olarak anlaşması dahilinde günlük çalışma süresi 11 saat altında olduğu sürece kişiler mesaiye kalabilir. Aylık ise yapılabilecek maksimum mesai tutarı 270 saat ile sınırlıdır.

Tüm bu kapsamlar dahilinde 2 tarafın da karşılıklı olarak anlaşması halinde yapılacak mesaileri bağlı ekstra ücretlendirmeler sağlanır. Ekstra ücretlendirmeler dahilinde işçiler çalıştıkları ekstra sürenin 1,5 kat olacak şekilde ücretlendirmeye sahip olacaktır.

Genel olarak bakıldığında fazla mesailer kişilerin normal olarak belirlenmiş çalışma sürelerinin dışında çalışmasını gerektiren sürelerdir. Bu süreler kişiler tarafından onaylanabilir. İşveren ile arasında yapılan anlaşmanın dahilinde belirli bir süreye kadar mesai yapılması olumlu karşılanabilir.

Ancak yapılacak olan fazla iş talebi işlemlerine mutlaka sınırlamalar bulunuyor. Bu sınırlamaların tamamı hem işveren hem de işçinin sağlığının korunması amaçlıdır. Ancak işveren hiçbir şekilde işçisinin onayı olmadan mesai yapılması için zorlama sağlayamaz.

İşçi Fazla Mesai Yapmak Zorunda Mı?

Hiçbir işçi hiçbir zaman fazla mesai yapmak zorunluluğuna sahip değildir. Çalışma saatleri her zaman işçi ve işveren arasında yapılan anlaşma dahilinde tutulmalıdır. Ancak karşılıklı olarak hem işverenin ihtiyaç duyması hem de işçinin kabul etmesi dahilinde fazla mesaiyi görülebilir.

İş başvurularında genellikle kişilere daha fazla çalışma onay üzerine form imzalamaları Gerekir. İşveren tarafından yapılan bu anlaşma sayesinde işçinin ilerleyen zamanlarda ekstra talep durumuna kalıp kalmamasına yönelik izin verdiğini gösterir.

İşçi fazla mesai yapmak zorunda mıdır; bu durum için herhangi bir zorunluluk bulunmuyor. Kişiler dilerse form içerisinde ekstra çalışmak istemediklerini belirtebilirler. Böylece herhangi bir ihtiyaç halinde bu duruma izin vermemiş olan işçiye mesai sağlanamaz.

Ancak günümüzde sözleşmeler içerisinde doğrudan “İşçi işveren kişinin talep etmesi durumunda fazla mesai yapmaya konusunda onay sağlar.” gibi maddelere sahiptir. Bu sözleşmeyi onaylamış olan kişinin otomatik olarak mesaiye kalma konusunda onayının olduğu göz önünde bulundurulur.

Dileyen kişiler sözleşme içerisinde doğrudan bu madde bulunsa dahi yazılı şekilde onayını geri almak istediğini belirtebilir. Bu durumda da kişinin sözleşmesinde belirli madde bulunuyor olsa da herhangi bir şekilde mesaiye kalması mümkün olmayacaktır.

Herhangi bir onay alma ya da onayını reddetme işlemi gerçekleştirmemiş olan kişilerin otomatik olarak mesaiyi almayı kabul ettiğine karar verilir. Ancak hem iş sözleşme içerisinde böyle bir madde bulunmuyorsa hem de kişiden herhangi bir onay alınmadıysa kişinin mesaiye kalmama hakkı bulunuyor.

Fazla çalışma ihtiyacının doğması halinde işveren işçi tarafından onayını ilk iş akdi sırasında sağlamalıdır. İşe kayıt sırasında alınmamış olan onaylar ise mutlaka ihtiyaç halinde yazılı şekilde alınmalıdır ve işçi özlük dosyasına eklenmelidir.

Ancak fazla bir çalışma işlemi gerçekleştirmeyen kişiler verdiği onayı 30 gün önceden olmak şartıyla yazılı bildirimde geri alabilir. 30 gün süre içerisinde ise işveren kişiye mesaiyi ekleme hakkına sahip olacaktır. Kişi yapmış olduğu mesajlar aracılığıyla ekstra ücretlendirmelerini alır.

Kişilerin zorunlu olarak çalıştırılması, mesaiye bırakılması ya da mesaiye kalması için mobbing uygulanması gibi durumlar yasal değildir. Kişiler belirtmiş olduğu onay izin durumları sayesinde mesainin hakkında onaylarını belirtmelidir.

Kişiler onaylarını ilerlerse daha sonra reddedebilir ya da yeniden onay verebilir. Yapılan mesailerin tamamında ise ekstra ücretlendirmeler katlı şekilde yapılmalıdır. Ekstra ücretlendirmeleri sağlanmaması halinde işçi dava açabilir.

Fazla Mesai Yapmaya Zorlanan İşçi İş Akdini Fesih Edebilir Mi?

Fazla mesaiye zorlanma durumları yapılan anlaşmaya bağlı değişiklik gösterecektir. İşçi fazla mesai yapmak zorunda mıdır; öncelikle onay vermiş ya da sözleşmesi içerisinde işçinin gerekli durumlarda işveren tarafından verilen mesaileri kabul ettiğini belirten durumun bulunması halinde kişiler fazla mesai yapmalıdır.

Hem işverenin işçiyi işten çıkartması hem de işçinin iş akdini feshetmesi için belirlenmiş olan durumlar şöyledir;

  • İşçi işveren tarafından verilen mesaileri kabul edeceğini belirtti ise herhangi bir haklı sebebi bulunmadan mesaiye kalmaması durumunda işveren tarafından haklı şekilde feshedilebilir.
  • İşçi mesaileri kabul ettiğini belirtmesine rağmen haklı bir neden dolayısıyla mesaiye kalmaması durumunda işverenin işçiyi zorlama yükümlülüğü bulunmuyor. Bu süreçte kişinin zorlanması dahilinde kişi haklı şekilde iş akdini feshedebilir.
  • İşçinin onay vermemesi halinde iş de mesaiye kalması konusunda zorlamalarına yaşanması durumunda işçi haklı şekilde iş akdini feshetme hakkına sahiptir.
  • İşçi onay vermediği halde mesaiye zorlanmış ve mesai yapmaması nedeniyle işçinin işten çıkarılması durumlarında ise işçi haklı olarak kabul ediliyor.

Tüm bu durumlar dahilinde fazla mesainin değerlendirilmesi konusunda özellikle işçinin bu konudan önceden vermiş olduğu onay son derece önemlidir. İşçi fazla mesai yapmak zorunda mıdır; yapılan anlaşma kapsamında fazla mesai konusunda izin vermiş olan kişiler mesai talep edilmesi durumunda kabul etmelidir.

Hem işçi hem de işveren için haklı sebeplerin doğması amacıyla arada yapılan anlaşma son derece önemlidir. Ancak kişi 270 saat üzerinde olmasına rağmen mesaiye kalması için zorlanıyorsa burada kendi iş sözleşmesini bozmak için yeterli hakka sahip olabilir.

Ancak firma tarafından mesai ücretlerinin ödenmesi halinde kişilerin geriye dönük olarak herhangi bir talep oluşturması mümkün olmayacaktır da kişiler 270 saat üzerindeki talepleri kabul etmek zorunda değildir. İşçi kendi çalışma süresi bittikten sonra mesaiye kalmadan iş yerinden ayrılabilir.

İşçi 270 Saatten Fazla Mesai Yapmak Zorunda Mıdır?

Mesainin yapılması kabul edilse dahi kişilerin aylık olarak çalışabileceği maksimum tutar 270 saat ile sınırlandırılmıştır. Buna bağlı olarak da aynı zamanda kişilerin 11 saatten daha uzun çalışması yasal değildir.

İşçi fazla mesai yapmak zorunda mıdır; özellikle onay sağlamış olsa dahi kişiler 270 saatten daha uzun süre çalışma zorunluluğuna sahip değildir. Ancak özellikle hem onay almış hem de yapılan tüm mesaileri yönelik ödemelerin gerçekleştirilmiş olduğu işlemlerde 270 saatten daha uzun süre çalışıldığı görülebilir.

Bu durum kapsamında kişinin fazla çalışmış olduğu saatlerin karşılığını alması dahilinde işverenin 270 saatten daha uzun süre çalışma sağlaması haksız olarak kabul edilmez. Ancak işçi bu konuda itiraz etme hakkına sahiptir. 270 saati aşmış olan mesai taleplerinde kişilerin bu talebi tamamlama zorunluluğu bulunmuyor.

Ancak genellikle işveren ve işçiler kendi aralarında yaptığı anlaşmalar kapsamında aldıkları ücretlendirmeler dahilinde kendi anlayabiliyorlar. Eğer fazla mesai talep ediliyor ancak herhangi bir ücret ödenmiyor ise kişilerin bu ücretlerin ödenmesi için başvuruda bulunması mümkündür.

Ayrıca mesai için ödenen ekstra ücretlerde normal ücret üzerinden değil 1,5 kat devrinde kazançların elde edilmesi gerekir. Böylece kişilerin ekstradan çalıştığı sürelerin hakkının ödendiği kabul edilecektir. Eğer işveren gerekli ödemeleri yapmıyor ise mesai talebinin burada bulunmasının yanında kişilerin bu mesailere katılma zorunluluğu bulunmuyor.

Fazla çalışma talepleri değerlendirmesi yapılırken kişinin mesaiye kalması ve buna yönelik ücretini alması dahilinde anlaşma yapılmış olarak sağlanır. Mesaiye kalmak istemeyen kişiler mesai öncesinde işverene belirterek onay vermediklerini söylemelidir.

İşveren bu konuya yönelik bir dava açar ise kişinin yapmış olduğu toplam çalışma saatleri ve mesai tutarlarına bakılarak. Buna yönelik 270 saat aşmış olduğu kabul edilirse çalışan haklı kabul edilir.

Ancak yapılan hesaplamalar içerisinde işe gidiş ve geliş süresi, molalar ve verilmiş olan aralar çalışma saatleri içerisine dahil edilmez. Bu nedenle kişilerin süre hesaplaması yaparken verilen mola gibi durumlara dikkat etmesi son derece önemlidir.

İşçi 270 Saatten Fazla Mesai Yaparsa İş Akdini Fesih Edebilir Mi?

Yapılan güncel düzenlemeler kapsamında 4857 sayılı İş Kanunu 40. maddesi gereğince işverenler ülkenin yararları de işin niteliği kapsamında üretimin artırılması gibi sebeplerle mesai talebinde bulunabilir.

Ancak mesai için yapılacak olan taleplerde belirli sınırlamalar bulunuyor. Öncelik olarak günlük 11 saatten daha uzun süre çalışılmasını talep edilmesi işi tarafından onaylanmayan bilir. Bunun yanında yıllık olarak en fazla yapılabilecek maksimum çalışma süresi 270 saatten daha fazla olmamalıdır.

Belirlenmiş olan sınırlamalar işçinin hem fiziki hem de ruhi olarak sağlığını koruması amacıyla düzenlenmiştir kişilerin bu süreçten daha fazla çalıştırılması yasal olarak kabul edilmiyor. İşçi fazla mesai yapmak zorunda mıdır; özellikle 270 saati aşan mesai taleplerini işçilerini kabul etmesi zorunlu değildir.

Ancak günümüzde alınan kanunlar gereğince iş verenin 270 saat sınırını aşması herhangi bir idari yaptırım türüne sahip değildir. Buna bağlı işveren kişiyi 270 saat sınırını aşmış olsa dahi para cezası uygulamaz.

Burada fazla çalışılan sürenin parasının mutlaka işçiye ödenmesi gerekir. Işçi ekstra çalışma talep edilmesi ve bu çalışma süresi doğrultusunda ücretlendirme alması durumunda haklı fesih hakkına sahip değildir.

Ancak kişilerin hem ekstra mesaiye kalması hem de ücretlerinin ödenmemesi halinde işçi haklı nedenlerle iş akdini feshedebilir. Bu durumda kişinin var ise tazminatını alma hakkı da bulunacaktır.

İşveren yalnızca 270 saat içerisindeki çalışma süreleri için haklı duruma sahiptir. Daha uzun mesai sistemlerinin yapılması halinde kişilerin sağlığının bozulmaması ve ruh sağlığının korunması için bu sürecin kabul edilmemesi hakkı bulunuyor.

Fazla Mesai Nasıl İspat Edilir?

İşçi fazla mesai yapmak zorunda mıdır; işçilerin fazla mesai yapmak için doğrudan bir zorunluluğu bulunmuyor ancak genellikle iş durumunun aksamaması ve gerekli ekstra ödemelerin yapılması sayesinde 2 taraflı anlaşmalar sağlanıyor.

Bu durum dahilinde kimi zaman ücretlerin ödenmemesi kimi zaman ise 270 saat sınırının aşılması gibi durumlar nedeniyle anlaşmazlıklar çıkabiliyor. Anlaşmazlık yaşayan kişiler mahkemeye başvurmadan önce gerekli ispat işlemlerini sağlamalıdır.

Fazla çalışma sürelerinin uygulandığının ispat edilmesi için ise uygulanabilecek farklı yöntemler bulunuyor;

  • Kişiler mesaiye yönelik olarak çalışma saatlerini belirleyen belgeler bulunuyor ise bu belgeleri mutlaka saklamalıdır.
  • Yazışma ve anlık mesajlar gibi durumların tamamı mutlaka dijital iletişim araçları üzerinde olsa dahi saklanması gerekir. Buradan paylaşılan belgeler, yazışmalar ve daha fazla süre çalıştığınızı gösteren durumların tamamı delil olarak kabul edecektir.
  • Diğer çalışanların yapmış olduğu tanıklıklar burada son derece önemlidir. Ancak tanıklığını kabul edilebilmesi için kişinin firma ile başka bir davasının bulunmuyor olması gerekir.
  • Ek kanıt olarak iş ürünleri ya da raporlar kabul edilebilir. Yasal bir durumun oluşması halinde işyeri politikaları kontrol edilip gerekli belgeler toplanabilir.

Tüm bu durumlar kapsamında yapmış olduğunuz fazla mesai kanıtlayabilirsiniz. Ayrıca almış olduğunuz ücretlendirmeleri mutlaka banka hesabınız üzerinden almanız gerekir. Herhangi bir iş ücretinin ödenmemesi durumunda kişilerin karşılıklı kullandığı banka hesapları kontrol edilecektir.

Özellikle fazla çalışma uygulanması durumunda anlaşmazlıkların yaşanması halinde fazla mesailerin tespit edilmesi gerekebilir. Bunun için yazışmalar, sosyal medya hesaplarından yapılan yazışmalar, kamera kayıtları, tanık, gönderilen belgeler gibi durumlar göz önünde bulundurulur.

Fazla Mesai Yapma Zorunlu Mudur Yargıtay Kararları

Günümüzde iş sözleşmeleri üzerinde hem doğrudan sözleşme dahilinde ya da sonradan yapılan online alma formları aracılığı ile kişilerden mesai durumuna yönelik görüşleri alınıyor. İş sözleşmesi içerisinde bulunan maddeler gereğince kişilerin çalışma talebini kabul ettiği göz önünde bulundurulur.

Ancak işçi fazla mesai yapmak zorunda mıdır; işçinin işverene fazla mesai yapmak istemediğini belirtmesi doğrultusunda bu hakkı gerçekleştirilmesi zorunlu değildir. Ancak bazen istihdamın sağlanması, üretimin yapılması ya da ülkenin ekonomisine sağlanacak katkı nedeniyle mesai yapılması 2 taraf tarafından kabul edilebilir.

Fazla mesainin yapılmasının zorunluluğuna yönelik alınan Yargıtay kararları içerisindeyse öne çıkan durumlar şöyledir;

  • Kişinin onayının olmaması durumunda mesai için zorlanması haklı bir neden değildir. İşveren burada haksız şekilde fesih gerçekleştirmiş olacaktır.
  • İşçinin haklı nedenlerinin olması durumunda işveren ile mesai anlaşması bulunsa dahi mesaiye katılımı zorunlu değildir.
  • İşçi ile işveren arasında mutlaka mesai anlaşmasının yapılması gerekir. İşçinin onayının alınmasıyla beraber gerekli mesailendirme işlemleri sağlanmalıdır.
  • Eğer işçi ile işveren arasında fazla çalışma durumu bulunuyor ise işveren işçiye mesai ücretini ödeyerek herhangi bir haksız duruma sahip olmayacaktır. Bu nedenle mesailerin yapılmasının yanında ücretlerinin ödenmesi son derece önemlidir.

Yargıtay tarafından alınan kararlara göre işçi kendisi izin vermediği sürece fazla çalışma yapmaya zorlanamaz. İşçinin izinin bulunmadığı fazlaya çalışma süresi içerisinde bu çalışmayı tamamlamadı gerekçesiyle işveren tarafından iş akdi sonlandırılamaz.

Bu nedenle işçiler her ne kadar işveren ile arasında anlaşmalar bulunuyor olsa dahi bu anlaşmaları İptal etme hakkına sahiptir. Çalışan kişi işveren ile yapmış olduğu anlaşma içerisinde önceden mesai konusunda onay verdiğini belirten daha sonra bu onayını geri alabilir.

Hiçbir işyeri içerisinde hiçbir neden gerekmeksizin kişinin fazla çalışma yapmasına zorlanması yasal değildir. İşçi mesaiyi kabul etmediğini belirterek normal çalışma süresi bittikten sonra iş yerinden ayrılabilir. İşveren ise bu konuda kişiyi zorlayacak ya da olumsuz duruma düşürecek hiçbir işlem gerçekleştiremez.

İşçi Fazla Mesai Yapmak Zorunda Mıdır? Yargıtay Kararları

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/2551 K. 2010/4290 T. 22.2.2010
• FESHİN GEÇERSİZLİĞİ VE İŞE İADE ( Fazla Mesai Yapılması Konusunda Davacının Onayı
Alınmış İse Fazla Mesai Kalmadığı İçin İş Sözleşmesinin Feshi Geçerli Nedene Dayandığı Kabul
Edilmeli ve Davanın Reddine Karar Verilmesi Gerektiği )
• FAZLA MESAİ ( İşçinin Her Yıl İçin Yılbaşında Onayının Alınması Gerektiği – Yapılacak Araştırma
Sonunda Fazla Mesai Yapılması Konusunda Davacının Onayı Alınmış İse Fazla Mesai Kalmadığı İçin İş
Sözleşmesinin Feshi Geçerli Nedene Dayandığı )
• FAZLA ÇALIŞMAYA KALMAMA ( Davalı İşverenin Normal Mesai Saatleri Dışında Davacıdan
Fazla Mesai Yapmasını İstediği – İş Sözleşmesinin Feshi Geçerli Nedene Dayandığı )
ÖZET : Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve
işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı işverenin normal mesai saatleri dışında davacıdan fazla
mesai yapmasını istediği, davacının fazla mesai kalmaması üzerine, iş sözleşmesinin feshedildiği sabittir.
Ancak işçinin fazla mesai yapması için öncelikle 41. Madde ve bu madde ile ilgili yönetmelik hükmü
gereği davacının işçinin her yıl için yılbaşında onayının alınması gerekir, işverenin fazla mesai
konusunda işçinin yılbaşında onayını alıp almadığı araştırılmış değildir. Yapılacak araştırma sonunda
fazla mesai yapılması konusunda davacının onayı alınmış ise fazla mesai kalmadığı için iş sözleşmesinin
feshi geçerli nedene dayandığı kabul edilmeli ve davanın reddine karar verilmelidir. Aksi halde ise fesih
geçerli nedene dayanmadığından, davanın kabulü gerekir.
DAVA : Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini Belirterek feshin geçersizliğine
ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, bozma üzerine yapılan yargılama sonunda, davanın Reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi B.Kar
tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : İş sözleşmesinin davalı işveren tarafından geçerli neden olmadan feshedildiğini belirten
davacı işçi feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı işveren vekili sevkiyat sorumlusu olarak çalışan davacının görevlerini yapmadığını, irsaliye
kesmediğini, fabrikayı zor durumda bıraktığını, görevleri ile ilgili verilen yazıyı almadığını, son iki ayda
işe geç gelip, erken gittiğini, işyerinin düzeni bozduğunu, feshin davacının davranışlarından kaynaklanan
nedene dayandığını, davanın reddi gerektiğini savunmuş, bu konuda tek taraflı tutanak ve belgeler ibraz
etmiştir.
Mahkemece bozma üzerine yapılan yargılama sonunda, davacının fatura ve sevk irsaliyesi kesmesi
sırasında meydana getirdiği aksaklıklar, işyerine geç giriş ve çıkış yapmak ve diğer iş arkadaşlarına
yardımcı olmamak ve de amirlerinin uyarı ve talimatlarını dinlemeyerek davalı işyerinde görülen işlerin
ve mamul madde şevkinin aksamasına neden olduğu, feshin geçerli nedene dayandığı gerekçesi ile
davanın reddine karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi işverene, işçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan
nedenlerle iş sözleşmesini feshetme yetkisi vermiştir. İşçinin davranışlarından kaynaklanan fesihte takip
edilen amaç, işçinin daha önce işlediği iş sözleşmesine aykırı davranışları cezalandırmak veya yaptırıma
bağlamak değil; onun sözleşmesel yükümlülükleri ihlale devam etmesi, tekrarlaması rizikosundan
kaçınmaktır. İşçinin davranışları nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilebilmesi için, işçinin iş sözleşmesine
aykırı, sözleşmeyi ihlal eden bir davranışının varlığı gerekir, işçinin kusurlu davranışı ile sözleşmeye
aykırı davranmış ve bunun sonucunda iş ilişkisi olumsuz bir şekilde etkilenmişse işçinin davranışından
kaynaklanan geçerli bir fesih söz konusu olur. Buna karşılık, işçinin kusur ve ihmaline dayanmayan
sözleşmeye aykırı davranışlarından dolayı işçiye bir sorumluluk yüklenemeyeceğinden işçinin
davranışlarından kaynaklanan geçerli fesih nedeninden de bahsedilemez.
İşçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenler, aynı yasanın 25. maddesinde belirtilen
nedenler yanında, bu nitelikte olmamakla birlikte, işyerlerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz
etkileyen nedenlerdir, işçinin davranışlarından veya yetersizliğinden kaynaklanan nedenlerde, iş
ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği
durumlarda, feshin geçerli nedenlere dayandığını kabul etmek gerekecektir.
Diğer taraftan İş Kanunu’nun 41. Maddesi uyarınca fazla mesai yapılması için işçinin onayının alınması
gerekir. Maddenin uygulanmasına yönelik yönetmeliğin 9. Maddesi uyarınca da, “Fazla çalışma ve fazla
sürelerle çalışma yaptırmak için işçinin yazılı onayının alınması gerekir. Zorunlu nedenlerle veya
olağanüstü durumlarda yapılan fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma için bu onay aranmaz. Fazla
çalışma ihtiyacı olan işverence bu onay her yılbaşında işçilerden yazılı olarak alınır ve işçi özlük
dosyasında saklanır.
Dosya içeriğine ve bozmadan sonra getirtilen devam çizelgelerine göre davacının işyerinde mesai saati
uygulaması olan 08.40-18.00 saatleri arasında çalıştığı, son iki ayda işyerine geç gelme ya da erken
ayrılma yönünde aksine bir kayıt bulunmadığı, bu nedenle davalının bu savunmasının yerinde olmadığı
anlaşılmaktadır. Davacının iş sözleşmesi “son günlerde şirkete karşı takındığı tutum ve tarafına yapılan
ihtarlar göz önüne alındığında birlikte çalışmaya devam etmenin bir faydası görülmediğinden dolayı”
feshedilmiştir. Davacıya fesihten önce son iki gün verildiği belirtilen, ancak tebliğ edilemeyen ihtarname
içeriğine göre, davacıdan “iş dağılımı göz önüne alındığında hiçbir iş yapmadan oturduğu,
sorumluluklarında değişiklik yapılarak daha aktif hale gelmesi için iş arkadaşlarına irsaliye kesme ve
yükleme işinde nezaret etmesi istenmesine rağmen ilgi göstermediği, çalışmaya devam etmek istiyorsa
davranışlarından vazgeçmesi gerektiği” ihtar edilmiştir. Ancak bu ihtarlarda somut olarak bir görevden
söz edilmemiştir. Özellikle davacı tanığı, işverenin davacıdan fazla mesai yapmasını istediğini, davacının
fazla mesaiye kalmadığını, bu nedenle yapılan işin aksadığını, davacının fazla mesai yapmaması nedeni
ile diğer işçilerin fazla çalışmasına neden olduğunu beyan etmiştir. Bu olguya göre davalı işverenin
normal mesai saatleri dışında davacıdan fazla mesai yapmasını istediği, davacının fazla mesai kalmaması
üzerine, iş sözleşmesinin feshedildiği sabittir. Ancak işçinin fazla mesai yapması için öncelikle yukarda
belirtilen 41. Madde ve bu madde ile ilgili yönetmelik hükmü gereği davacının işçinin her yıl için
yılbaşında onayının alınması gerekir, işverenin fazla mesai konusunda işçinin yılbaşında onayını alıp
almadığı araştırılmış değildir. Yapılacak araştırma sonunda fazla mesai yapılması konusunda davacının
onayı alınmış ise fazla mesai kalmadığı için iş sözleşmesinin feshi geçerli nedene dayandığı kabul
edilmeli ve davanın reddine karar verilmelidir. Aksi halde ise fesih geçerli nedene dayanmadığından,
davanın kabulü gerekir. Eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz
harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Yorum yapın

Hemen Ara