Tapu iptali ve tescil davası, usulsüz ve yolsuz bir şekilde yapıldığı iddia edilen, daha önceden oluşturulmuş ilgili tapu davasının hukuka uygun olarak düzenlenmesi için açılan dava türüdür. Bu dava türünde mahkeme için kesin karar verilmeden icra edilemez.
Mülkiyet hakkını temin eden bir kişinin ayni hakkı ihmal eden kişiden gerekli tapu ve değeri almasına yönelik davadır. Ülkelerdeki devletlerin mülkiyet hakkı ihlal edilen bireye geçerli bir koruma sağlaması zorunludur.
AİHM’e başvuru yaparak İnsan Hakları Sözleşmesince sorununuzun giderilmesini sağlayabilirsiniz.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Yargıtay Kararları
T.C.
YARGITAY
- HUKUK DAİRESİ
- 2012/7158
- 2012/7355
- 14.6.2012
- TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASI ( Ehliyetsizlik ve Muris Muvazaası Nedeniyle – Tapu Kaydına Dayanılarak Açılan İptal Davasında Ayrıca Tescil İsteğinin Bulunmamasının Davanın Reddi Sebebi Sayılmayacağı/Tescil Davası Açılması İçin Önel Verilmesi Gereği )
- TAPU TESCİL TALEBİNİN BULUNMAMASI ( Davacının Sadece Tapu İptali İsteminde Bulunması Halinde/Tescil Davası Açması İçin Önel Verilerek Her İki Davanın Birleştirilmesi Gerektiği – Daha Sonra İddia ve Savunma Doğrultusunda Karar Verileceği )
- DAVACIYA ÖNEL TANINMASI ( Davacının Sadece Tapu İptali İsteminde Bulunması Halinde/Tescil Davası Açması İçin Önel Verilerek Her İki Davanın Birleştirilmesi Gerektiği – Tapu İptali ve Tescil Davası/Davaların Birleştirilmesi/Mehil )
4721/m. 1024
KARAR : Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali isteğine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki; tapu kaydına dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı ( kayıtsız ) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği-dolu pafta sistemi -genel ilke ile bağdaşmaz. Nevarki, davacı iptal değil, sadece tescil isteğinde bulunmuş ise Yargıtayın yerleşmiş ve kurallaşmış uygulamalarına göre, tescil isteği tapu sicilinde mevcut eski kaydın iptali isteğini de kapsadığı gözetilerek davacının ayrıca tapu kaydının iptalini de dava etmesine gerek yoktur. ( YHGK 11.11.1983 Tarih, 981/8-80 Esas, 983/1162 Sayılı Kararı. )
Tescil Davası Yargıtay Kararları ile İlgili
Hal böyle olunca, davacıya tescil davası açması yönünde önel verilmesi, açıldığı takdirde eldeki davayla birleştirilmesi, ondan sonra iddia ve savunma doğrultusunda araştırma, inceleme ve soruşturma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
SONUÇ : Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile,hükmün açıklanan nedenden ötürü ( 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile ) 1086 sayılı HUMK.’nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Zamanaşımı
Tapu iptali ve tescil davasının açılması için herhangi bir zamanaşımı süresi bulunmaz. Dava açma hakkına sahiptir. Bu davanın temel dayanağı mülkiyet hakkı olduğu için herhangi bir sınırlama getirilmesi mümkün değildir.
Davasında görülen zamanaşımı ise kazandırıcı zamanaşımı olarak isimlendirilen dava türünde bulunur. Gayrimülkiyet, mülkiyetin sağlandığı alanın hakkı olan kişiye ait olarak kaydedilebilir. Bu durumda mülkiyetin yeni sahibi mülkiyet hakkını sağlayan kişi olacaktır.
Gayrimenkulün kazandırıcı zamanaşımı ya da diğer dava yöntemleri ile alınması bir kural ile belirlenemez. Tapu sahibinin kim olduğu bulunamıyor ise mülkiyet sahibi kişi gayrimenkule sahip olabilir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Dilekçe Örneği
Tescil davası dilekçe örneği için aşağıdaki gibi bir dilekçe hazırlanabilir;
- Dilekçenin en üst bölümüne ….. Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimliği’ne başlığı atılarak ilgili mahkemeye hitaben başlangıç yapılmalıdır.
- Başlığın altına sırası ile davacı, davacı TC, vekili, davalılar, davalıların adresi ve TC kimlik numarası, konu ve dava değeri yazılmalıdır.
- Daha sonra açıklamalar bölümü eklenmelidir. Örnek açıklamalar metini şu şekilde olabilir; Davacı müvekkilim olan kişi davalılar ile ….. şeklinde bir bağlantıya sahiptir. …. İli ….. İlçesi ….. Mahallesi …. Parsel sayılı taşınmazın tüm hakkı ve hisseleri şahsıma aittir. Burada dava konusunun içeriğinin kalan bölümü detaylı bir şekilde yazılmalıdır. Hazırlanan dilekçe açacağınız dava nedenine özel olarak düzenlenmelidir.
- Açıklamalar bölümünün altına deliller bölümü eklenir. Burada tapu kayd, bilirkişi, satış vaadi sözleşmeleri ve benzeri belgeler eklenebilir.
- En sona ise sonuç bölümü eklenerek dava sonucunda kişinin neler talep ettiği yazılır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Harç
Davasının açılabilmesi için evrakların tesliminin yanında harç tutarının da ödenmesi gerekir. Bu dava türünde diğer davalarda olduğu sabit yani nispi karar harcı bulunmaz. Açılan davanın değerine oranla bir harç ödemesi yapılır.
Bu dava türünde ödenecek tutar dava değerinin dörtte biridir. Yani açmak istediğiniz davanın sonucunda istenen değerin binde 68,31’i ödenmelidir.
Davanın başvurusu yapılırken nakit olarak ödenmelidir. Kişinin kazanması ya da kaybetmesi durumunda ödeyeceği bir ücret değildir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası İyi Niyetli 3. Kişi
İyi niyet, Türk Medeni Kanunu 4721 sayısı içerisinde 3. Ve 1024. Maddesince düzenlenerek tapu iptali ve tescil davası içerisinde yer almıştır. Dava içerisinde yolsuz olarak sayılamayacak olan kişidir.
Medeni Kanunu’nun 1023. Maddesi uyarınca tapu sicilinde iyi niyetli üçüncü kişinin kazanımı geçerli olarak kabul edilmiştir.
Eğer tapu tescili yapılmasını sağlamak istiyorsanız iyi niyetle hareket edilmesi gerekir. Tescilin alınması için iyi niyetle hareket etmediği düşüncesi kabul edilebilir. Her adımında öne sürülerek davanın olumsuz sonuçlanmasına neden olabilir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Bilirkişi Raporu Örneği
Tapu iptali ve tescil davası içerisinde sunulan ek belgelerden biri bilirkişi raporudur. Bu raporun bilirkişi tarafından oluşturulmuş ve imzalanmış olması gerekir.
Bilirkişi raporu örneği şu şekildedir;
- Raporun en başında T.C. Yargıtay ve ilgili hukuk dairesi yazılır.
- Başlığın altına E, K ve T numaraları yazılır. Bu numaralar her bir dosya için özel düzenlenen numaralardır.
- Numaraların altına “Tapu iptali ve tescil bilirkişi ek raporu” olarak bir başlık atılır ve açıklamalar kısmına geçilir.
- Açıklamalar bölümünde bilirkişi davaya uygun kanunlara istinaden inceleme yapar.
- Bilirkişi tüm incelemeleri yaptıktan sonra gereği düşünüldü diyerek rapor içerisinde hangi nedenlerle nasıl sonuca vardıklarını anlatır. En son olarak ise sonuç (olumlu ya da olumsuz) raporun en son bölümüne eklenir.
- En son olarak ise sonuca hangi tarihte ulaşıldığı ve raporun ne zamandan itibaren geçerli olduğuna ilişkin detay düşülmektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Kesinleşmeden İcraya Konulabilir Mi
İddia edilen tapu kaydının mal ve mülkiyet hakkı kapsamınca kanuni hale getirilmesi sağlanmaktadır. Bu dava sonucunda tapu üzerinde yer alan isim değişiklik gösterir.
Dava sonucu kesinleşmeden kişilerin bu taşınmazı icraya koyma mümkün değildir.
Tutar tazminata çevrilmiş ise mülkiyet hakkı aranmamaktadır. Bu durumda ilam kesinleşmeden kişilerin taşınmazı icraya koyması mümkündür.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Avukatlık Ücreti
Açılmış olan davalarda takip ve oluşturma sürecine hakim olan avukatlar için Türkiye genelinde uygulanan asgari ücret tarifesi bulunmaktadır. Bu tarife ile avukatların davadan alacağı ortalama avukatlık ücreti belirlenmektedir.
Tapu iptali ve tescil davası avukatlık ücreti 6,900 TL olarak belirlenmiştir. Ancak bu ücret asgari olarak belirlenmiştir. Ve davanızın gidişatı, uzunluğu ya da zorluğu gibi durumlarda değişiklik göstermektedir.
Tarih de belirlenmiş olan bu fiyatın değişiklik göstermesine neden olabilir. Belirli aralıklarla yeniden hesaplanarak güncelleme işlemi gerçekleştirilmektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Şartları
Tapu iptali ve tescil davasının açılma için belirli şartların karşılanması gerekir. Bu şartlar şu şekildedir;
- Tapu iptali ve tescil davasının oluşturulabilmesi için eskiden oluşturulmuş bir tapunun usulsüz ya da haksız bir yol ile alındığına ilişkin iddiaların olması gerekir.
- Haksız ve yolsuz oluşturulmuş tapu nedeni ile kendi haklarından yoksun kalan kişiler bu davayı açma talebinde bulunarak hakları olan gayrimenkulün alınmasını sağlayabilir.
- Bunun yanında bir ayni hakkın kullanım süresini doldurması ile tescilin her türlü hukuki değeri kaybolduğunda taşınmaz maliki, haksız kullanım sağlayan kişinin terkini isteyebilir.
- Bu davanın içerisinde bulunan davacı kişi oluşan tapudan kaynaklı hakkı zedelenen ya da gerçekleşmiş işlemden zarar gören kişidir.
- Ayrıca oluşturulmuş tapu üzerinde herhangi bir yanlış bilgi bulunuyor ise de dava açılarak düzeltilme işlemi gerçekleştirilmektedir.
- Tapu iptali ve tescil davaları şu nedenlerden kaynaklı açılabilir; aile konutu ve aile hakları nedeni, yapılmış olan yanlış hesap hatası, ölünceye kadar bakma ile anlaşılan sözleşme nedeniyle, muris muvazaasından kaynaklı dava açılabilir.
- Açılan tapu iptali ve tescil davalarının mutlaka Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yöneltilerek oluşturulma gerekmektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Adli Tatil
Adli tatil, adliye için özel olarak belirlenmiş tatildir ve bu tatil sürecinde yalnızca bazı dava türlerinin devam edilmesi işlemi gerçekleştirilir. Adli tatilde görülmeye devam eden dava türleri şu şekildedir;
- Nüfus davaları: Nüfus kaydının düzeltilmesi, velayet, soy bağı ve vesayete ilişkin davalar.
- İşçi: İş sözleşmesine ilişkin olarak açılmış davalar.
- Maddi: Yoksulluk, tedbir ve yardım nafakaları, ticari defterlerin ya da kıymetli evrakların kaybında kayıp belgesi, iflas ve konkordato davaları gibi davalar.
- Bunların dışında bir da mahkeme tarafından adli tatil sürecinde keşfine ya da işlenmesine devam edilmesi kararı çıkan davalar adli tatil sürecinde devam etmektedir.
Tapu iptali ve tescil davaları, adli tatil sürecinde devam edilmemektedir. Adli tatile denk gelinir ise tatil süresi boyunca dosyanızda herhangi bir değişiklik olmamaktadır. Davanızın adli tatilde de araştırılmaya devam edilmesine yetki verir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası İpoteğin Fekki
İpotek, belirli bir miktarda mal ya da para alınması sırasında ödeme işlemi için satıcı olan kişiye verilen güvencedir. Ödeme gerçekleştirilmez ya da gerçekleştirilmediğinde ise ödeme işleminin gerçekleştirilme için verilmektedir.
Ancak borçlu borcunu tamamladıktan sonra tapu üzerinde yer alan ipoteğin fekki başvurusunda bulunmaktadır. İpoteğin kaldırılması ve kişiye malın yeniden sağlanması amaçlanmaktadır.
İpoteğin fekki başvurusunda bulunmaktadır ve alacaklı ipoteğin kaldırılmasını sağlar. İpotek işlemini kaldırmaktan yana davranışlar sergilememektedir.
Bu durumda Asliye Hukuk Mahkemesine başvuruda bulunarak hak sahibi kişinin hakkını alması sağlanmaktadır. Tüketici Mahkemesi gerekli işlemlerin yapılmasını sağlamaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Temyiz Harcı
Tapu iptali ve tescil davası içerisinde temyiz harcı için belirlenen kesin yani maktu bir harç bulunmamaktadır. Bu dava içerisinde öncelikle davanın değeri tahmini olarak belirlenmektedir. Belirlenen tutara uygun olarak dörtte bir oranında harç ödemesi yapılmaktadır.
Harç ödemesinin yapılması ile beraber davanın başlatılması sağlanmaktadır. Daha önceden belirlenen değer ile bu değer arasında farklılıklar olmaktadır.
Harç ücretinin tamamlanması için davacı kişiye süre verilmektedir. Dava kesinleştirilmemektedir ve sonuçlandırması gerçekleştirilemektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Kime Karşı Açılır
Tapu üzerinde kaydı olarak taşınmazın sahibi olarak bilinen kişiye karşı açılır. Kişinin hayatta olmaması durumunda ise bu mülkün mirasçılarına dava açılmaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası İhtiyati Tedbir
Taşınmazın dava kararından önce geçen süreçlerde devredilmesini engeller. Tapu üzerindeki ismin değiştirilebilmesi için herhangi bir adımda bulunamaz.
Tedbir için dava içerisinde bulunan herhangi bir süreçte talep oluşturulmaktadır. Başka bir kişinin üzerine geçirilerek davanın haklılığının kaybolmaması için tercih edilen bir karardır.
Bu karar ile davacı olan kişinin mağduriyetinin artması engellenmektedir. Dava boyunca taşınmazın sabit kalması sağlanmaktadır. Tapu hakları yeniden elinde olacağı için istediği değişikliği yapar.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Sebepleri
Tapunun ve bu tapudan kaynaklı birinin mağdur oluyor olmasıdır. Buna istinaden davayı oluşturma için kullanılan nedenler şu şekildedir;
- Hukuki ehliyetsizlik: Bir taşınmazsın tapusuna sahip olan kişi fiil ehliyetine sahip olmalıdır. Eğer tapu sahibinin herhangi bir fiil ehliyeti bulunmuyor ise tapu iptali ve tescil davası açılmaktadır.
- Muris muvazaası: Bu durum mirasçıların arasında yaşanılan miras kaçırma durumdur. Miras edilen bir tapunun haksız bir kişiye verilmesi durumunda bu dava ile tapu hakkı elde edilmektedir.
- Vekalet yetkisinin kötüye kullanılması: Vekil olan kişinin vekalet verdiği kişi, üzerine verilen hakları kötüye kullanarak tapuların haksız kişiye gitmesini sağlamaktadır. Böyle bir durumda tapu iptali ve tescil davası ile tapu haklı olan kişiye devredilmektedir.
- İmar: İmar uygulaması sırasında farklı haksızlıklar ya da karışıklıklar meydana gelmektedir. Bu durumda kişiler karışıklığın giderilmesi için dava açma hakkına sahiptir.
- Ölünceye kadar bakma sözleşmesi: Bu sözleşme içerisinde bakıma muhtaç olan kişi ona bakım gösterecek kişiye mal varlıklarından devredeceğini temin ederek ölünceye kadar bakım hizmeti alır. Ölümün gerçekleşmesinin ardından ise mal devri gerçekleştirilmemiş ise bu sözleşme kapsamında bakım gösteren kişi tapularını almaktadır.
- Aile konutu: Aile konutu, bir ailenin içerisinde barındığı ve yaşamını sürdürdüğü yerdir. Bu konutta tapu üzerinde tek bir isim yazıyor olsa da satma ya da kiralama gibi işlemlerde eşlerden ikisinin de rızası olması gerekmektedir. Eğer eşlerden biri diğerine herhangi bir şey bildirmeden evi satarsa tapu davası ile gereğinin yapılması sağlanmaktadır.
- Kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik: Kazandırıcı zamanaşımı, bir arsa üzerine yapılan ve tapu sahibi bulunamayan taşınmazların arsa sahibi üzerine yapılmasını sağlamaktadır. Kazandırıcı zamanaşımının oluşma için yapının en az 20 yıldır arsa üzerinde bulunması gerekmektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Muvazaa
Danışıklı bir şekilde iş gerçekleştirmesidir. Taşınmazının tanıdık bir kişiye satıldığını göstermektedir. Bu durumda kişi evini fiili olarak satmasa da tapu üzerindeki isim değişir.
Tescil davası talebinde bulunarak haklı olan kişinin tapusunu alması sağlanmaktadır. Muvazaa işlemi dava öncesinde yapıldığı gibi dava sırasında da tapu sahibi kişi tarafından gerçekleştirilmektedir. Deliller ile tapu sahibinin tapusuna kavuşması sağlanmaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Kesinleşme
Tapu iptali ve tescili için açılmış olan davada ilk olarak dilekçe kabul edilerek davanın açılması sağlanmaktadır ve ön incelemeye başlanmaktadır. İlk duruşma yapılarak davacı ve davalının dava için savunmaları alınmaktadır.
Değerlendirmeler ile beraber dava içerisindeki karışıklık nedeni ile farklı sayılarda duruşma gerçekleştirilmektedir. Hakim aldığı kararı sözlü olarak dava duruşması içerisinde açıklamaktadır.
Sözlü kararın açıklanmasının ardından davanın kesinleştirilmesi için 15 gün tanınmaktadır. Alınan kararın yeniden değerlendirilebilmesi sağlanmaktadır. Ancak davaya itiraz davasının açılması zorunlu değildir.
Kesinleşme sağlanarak alınan karar yazılı bir biçimde taraflara postalanmaktadır. Noter tarafından kabul edilmektedir ve gerekli durumda tapunun değişimi ya da iptali sağlanmaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası İspat
Haksız olarak elde edilen tapunun haksızlığa uğrattığı kişinin mağduriyetini giderir. Mağdur olan kişi tarafından açılmaktadır ve kişinin mağduriyet nedenlerini ispatlama önemlidir.
Hukuki geçerliliği olan vasıtalar şunlardır; kesin hüküm, tanık, senet, keşif, yemin, bilirkişidir. Sözleşme ve benzeri bulunuyor ise mutlaka dosya içerisine ispat belgeleri olarak eklemelisiniz.
İddia edilen vakanın ispat edilmesi için bir değil birden çok ispat belgesi sunulmaktadır. Hatta dosyanızın içerisinde ne kadar çok delile sahip olursanız davanız o kadar kesin ve hızlı bir şekilde sonlanmaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Yetkili Mahkeme
Tapu iptali ve tescil davasının oluşturulabilmesi için Asliye Hukuk Mahkemesi’ne müracaat edilmesi gerekir. Dava sürecinin oluşturulması, incelenmesi, değerlendirilmesi ve sonlandırılması yetkilerine yalnızca Asliye Hukuk Mahkemesi sahiptir.
Herhangi bir taşınmazın büyüklüğü, vasfı, değeri, tapusu ve benzeri davalar için Asliye Hukuk Mahkemesi kapsamındadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası İyi Niyetli 3. Kişi Yargıtay Kararları
T.C.
YARGITAY
- HUKUK DAİRESİ
- 2007/8293
- 2007/8700
- 24.5.2007
- KİRA KAYBI ( Davacıların Sulh Ceza Mahkemesindeki Beyanlarından Davacı Malikin Dava Konusu Taşınmazı Uzun Süredir Kiraya Vererek Kullandığı – Kira Kaybı Yerine Bilirkişilerin Ecrimisil Hesabında Uyguladığı Gelir Esasına Göre Sonuca Gidilmesinin Doğru Olmadığı )
- ECRİMİSİL DAVASI ( Davalının Ecrimisille Sorumlu Tutulabilmesi İçin İşgalinde Kötü Niyetli Olması Gerektiği – Kira Kaybı Yerine Bilirkişilerin Ecrimisil Hesabında Uyguladığı Gelir Esasına Göre Sonuca Gidilmesinin Doğru Olmadığı )
- İYİNİYET ( Davalının Davacının Açtığı Tapu İptal Kararının Kesinleştiği Tarihden Önceki Kullanımı Tapu İle Malik Olmasının Gereği Olup İyi Niyetli Kabul Edilmesi Gerektiği – Ecrimisile Hükmedilemeyeceği )
4721/m.995
KARAR : Davacılar vekili dilekçesinde; Ödemiş 533 parsel sayılı taşınmazdaki davacıya ait 585/2400 hisseyi ihaleden satın alan davalının, davacı Yılmaz K.’nın ektiği patatesi yok etmek suretiyle tarlaya el koyduğunu, ancak davacı malik Şükriye K.’nın açtığı dava sonucu önce icra takibinin iptal edildiğini, bunun üzerine davalı adına yapılan tapu tescili sebepsiz kaldığından, tapu kaydındaki davacı hissesine dair davalı adına olan kayıt iptal edilerek davacı adına tescile karar verildiğini, bu nedenle taşınmazın davalı elinde bulunduğu 13.3.2003 tarihinden bu dava tarihi olan 28.3.2005 tarihine kadar toplam 5.500,00 YTL ( ıslahen 11.961,60 YTL ) ecrimisil, Devlet Destekleme Primi, haksız fiil tazminatının faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cebri ihalede bedelini ödeyerek satın alan ve tapu kaydı ile kullanan iyi niyetli 3. kişi olduğunu haksız işgalci olmadıklarını savunarak; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile; 11.961,00 YTL ecrimisilin faiziyle birlikte tahsili cihetine gidilmiş, hükmü davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay Kararları ile İlgili
Kabule göre; davacıların Sulh Ceza Mahkemesindeki beyanlarından davacı malikin dava konusu taşınmazı uzun süredir kiraya vererek kullandığı anlaşılmasına rağmen, kira kaybı yerine, bilirkişilerin ecrimisil hesabında uyguladığı gelir esasına göre sonuca gidilmesi de doğru değildir.
Davalının ecrimisille sorumlu tutulma için işgalinde kötü niyetli olması gerekmektedir. Oysa, davalının kullanımı davacının ipotekli borcu nedeniyle hissesinin satılması üzerine 3.11.2000 tarihli ihalede 11.250.000.000 lira bedeli ödeyerek satın almak suretiyle, taşınmazın kendi adına tapuya tescil edilmesine dayanmaktadır. O halde, davalının davacının açtığı tapu iptal kararının kesinleştiği 21.7.2005 tarihinden önceki kullanımı tapu ile malik olmasının gereği olup, iyi niyetli kabul edilmelidir. Mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar gözetilerek davanın reddi gerekirken, ecrimisile hükmedilme doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmadan yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.05.2007 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Tanık
Tapu iptali ve tescil davasında sunulan delillerden birisi de tanıkların görüşüdür. Tanığın görüşlerini ve bildirliği durumları göz önünde bulundurarak davanın ilerletilmesini sağlar.
Tanığın bilgilerini mutlaka ilk dilekçe tesliminde ya da ön inceleme sırasında sunmalısınız. Dava değerlendirme ve işlenme sürecine geçtiğinde tanıkların eklenmesi imkansız olacaktır.
Tapu davalarında tanıkların ifadeleri önemli yer taşır. Ancak gösterilen tanıkların şu niteliklerde olmasına dikkat edilmelidir;
- Tapunun üzerinde ismi yazılı olması gereken kişi ya da kişiler şahit olarak gösterilememektedir. Şahit gösterilen kişinin tapudan bağımsız olması gerekmektedir.
- Tanıklıklar şüpheli olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle yapılan tanıklığın geçersiz olması beklenmektedir.
- Davacının kardeşi, eşi ya da benzeri kan bağı bulunan kişilerin tanıklık yapması da hakim tarafından geçerli sayılmamaktadır.
- Tanıklık yapan kişinin dava için 3.kişi sayılan nitelikte olması gerekmektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Hak Düşürücü Süre
Hukuki sebebe ya da dayanılan kanuna göre değişiklik göstermektedir. Zamanaşımı süresinden bahsedilmesi mümkün değildir.
Hak düşürücü süre içerisinde kişinin dava açması gerekmektedir. Günümüzde alınan kararlara göre belirlenen hak düşürücü süre 10 yıldır.
Tapu hakkını elde etme şansını kaybetmektedir. Ancak gerekli dayanaklar ile yeniden tapu davası açma için hak kazanılmaktadır.
Hak düşürücü süre olarak belirlenen 10 yılın temel hesaplanma biçimi tapunun oluşturulduğu tarihten itibaren düzenlenmektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Tazminat
Tapu iptali ve tescil davasının ardından ikinci aşamada haksız fiile uğrayan kişi, haksız fiil sahibine tazminat davası açar. Bu davanın temel amacı kişinin yaşanan haksızlık nedeni ile uğradığı mağduriyetin maddi tazminat ile olabildiğince giderilmesidir.
Davası sonrasında tazminat davası açma istiyorsanız sizden beklenen şartlar şu şekilde olmaktadır;
- Öncelikle tazminat davasından önce tapu iptali davası açma ve bu davayı kazanmanız gerekmektedir. Kazanılmayan bir davanın sonrasında davacı kişinin tazminat davası açmak gibi bir hakkı olmamaktadır.
- Tazminat davası açmak istiyorsanız haksız fiil nedeni ile manevi ya da maddi bir kayıp yaşadığınızı ispatlıyor olabilmeniz gerekir. Karşılaşmış olduğunuz bu kayıpların kalan hayatınızda da size eşlik edecek nitelikte olması gerekir.
- Tazminat davasında gösterilen neden doğrudan tapu ile ilgili olmalıdır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Görevli Mahkeme
Tescil davalarında görevli mahkeme olarak belirlenen mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Asliye Hukuk Mahkemeleri tüm tapu ve tapuya ilişkin davaların gerçekleştirilmesi için yetkilendirilmiştir.
Davanızın açılma için görevli mahkemeye, dava nedeninizi açıklayan bir dilekçe yazmalı ve gerekli ekler ile beraber tüm evraklarınızı teslim etmelisiniz. Teslim işleminiz sırasında gerekli masrafları ödeyerek davanızın incelenme sürecini başlatırsınız.
Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edilen dosyanız ön incelemeye alınmaktadır ve değerlendirme süreci için dava duruşması oluşturulmaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Masrafları
Tapu iptali ve tescil davası için karşılaşabileceğiniz masraf, dava başlangıcında ödenen harçtır. Ayrıca bu harç, davanın kabulü ve işleme sürülmesi için alınan ücrettir.
Diğer davalarda olduğu gibi tapu iptali ve tescil davalarında sabit bir masraf bulunmamaktadır.
Davanızın içerisinde masraflar için iki adet adım bulunmaktadır;
- İlk adım: İlk adım, dava için evraklarınızın teslimi sırasında yapacağınız ödemedir. Bu ödeme miktarı sizin taşınmazın değeri için tahmini olarak belirlediğiniz tutarın dörtte biri olacak şekildedir.
- İkinci adım: İlk adımın gerçekleştirilmesinin ardından dava başlatılmaktadır. Ayrıca dava içerisinde bilirkişi raporu alınarak taşınmazın tam değeri hesaplanmaktadır. Bu hesap sonrasında yeniden bir harç ödeme düzenlenmektedir. Eğer önceden yatırdığınız tutar yeni hesaplanan tutardan daha az ise yeniden ödeme yaparak eksik kalan harcı tamamlamanız sağlanmaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Zamanaşımı Yargıtay Kararları
T.C.
YARGITAY
- HUKUK DAİRESİ
- 2012/13061
- 2012/14365
- 12.12.2012
- TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASI ( Şahsi Hak Sahibi Davacı Tescil Talebi Hakkında Karşı Tarafın Ferağ Talebinin Reddini Bildirmediği Sürece Zamanaşımı Süresinin İşlemeye Başlamayacağı – Davacı Ferağ Umudunu Davanın Açıldığı Tarihte Yitirmiş Olacağından Zamanaşımı Dolmamış Olup Mahkemece İşin Esasının İncelenmesi Gerektiği )
- ŞAHSİ HAK ( Sahibi Davacı Tescil Talebi Hakkında Karşı Tarafın Ferağ Talebinin Reddini Bildirmediği Sürece Zamanaşımı Süresinin İşlemeye Başlamayacağı – Tapu İptali ve Tescil Davası )
- ZAMANAŞIMI ( Tapu İptali ve Tescil Davası – Davacı Ferağ Umudunu Davanın Açıldığı Tarihte Yitirmiş Olacağından Zamanaşımı Dolmamış Olup Mahkemece İşin Esasının İncelenmesi Gerektiği )
818/m.125,128,140
ÖZET : Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Şahsi hak sahibi davacı, tescil talebi hakkında karşı tarafın ferağ talebinin reddini bildirmediği sürece zamanaşımı süresi işlemeye başlamayacaktır. Zamanaşımı dolmamış olup, mahkemece işin esası incelenerek bir karar verilmelidir.
DAVA : Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.05.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 01.12.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı, Belediye Encümeninin 26.11.1993 tarihli kararı ile 3381 ada 5, 3381 ada 4 ve 3351 ada 2 parsel sayılı arsaları satın aldığını, bedelini ödediğini ve belediyece taşınmazların devri için tapu müdürlüğüne yazı yazılmasına rağmen tescilin yapılmadığını ileri sürerek öncelikle dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline, olmaz ise eşdeğerdeki taşınmazların belirlenerek adına tesciline, bu da olmaz ise şimdilik satışı yapılan arsaların dava tarihindeki değeri olan 120.000 TL’nin ihtar tarihinden itibaren faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, idari yargının görevli olduğunu, satışın geçerli olmadığını ve zamanaşımının gerçekleştiğini, davanın reddini savunmuştur.
Yıllık zamanaşımı süresinde açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir,
Yargıtay Kararları Hakkında
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre tapu iptali ve tescil davasının reddi yerinde görüldüğünden davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine gelince;
Bir tanımlama yapma gerekirse zamanaşımı, kanunda belirtilen süresi içinde talep ve dava edilmeyen alacakların özüne dokunmamakla beraber “dava etme vasfını kaybetmesi” sonucunu doğuran bir süre geçimidir. Hak düşürücü süreden farklı olarak, zamanaşımında borç sona ermemekte ve fakat dava etme olanağı kalmamaktadır. Ayrıca diğer taraftan, hak düşürücü sürenin varlığını hakimin kendiliğinden ( re’sen ) gözetmesi gerekirken, zamanaşımının varlığı def’i olarak ileri sürülürse dikkate alınmaktadır ( BK m. 140 ). Dolayısıyla, zamanaşımı borçluya sadece bir def’i hakkı verir. Buna da zamanaşımı def’i denilmektedir.
Borçlar Kanunu’nun 125. maddesi uyarınca 10 senelik zamanaşımı tabi olduğu kabul edilmelidir.
Borçlar Kanunu’nun 128. maddesi uyarınca zamanaşımı alacağın muaccel olduğu tarihte başlar. Bu süre, mahkemece kabul edildiğinin aksine satışın yapıldığı tarih değil, alacağın muaccel hale geldiği tarihtir. Ayrıca umudunu taşıdığı sürece zamanaşımı süresi işlemeye başlamamaktadır.
Tarihte yitirmiş olacağından zamanaşımının geçirildiğinin kabulüne olanak yoktur. Davanın reddi doğru görülmeyen, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, hükmün 2. bente yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 12.12.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.menu
Tapu İptali Ve Tescil Davası Karar Düzeltme
Kesin karar alınarak taraflara bu karar yazılı bir biçimde iletilmektedir. Ayrıca erekçeli olarak belirlenen karar, taraflardan biri tarafından kabul edilmemektedir.
Asliye Hukuk Mahkemesine iletilebillir. Yeninden incelenerek kararın değiştirilmesi ya da olduğu gibi kabul edilmesi sağlanmaktadır.
Hangi gerekçelerden kaynaklı kararın yanlış olduğu belirtilmektedir. Ayrıca önemi büyük olduğu için uzman bir avukat tarafından yazılma önemlidir.
Çok düşük olan karar düzeltme dilekçesi, hakimin değerlendirmesini yeniden oluşturması için düzenlenmektedir.
Hazırlanan dilekçe içerisinde genel olarak şu konulara değinilme gerekmektedir;
- İlk olarak ilgili mahkeme sayın hakimliğe hitaben bir başlık atılmalıdır.
- Başlığın altına dosya no, davacı, vekili, davalılar ve konu açıklamaları yapılmalıdır.
- Daha sonra açıklamalar bölümüne geçilerek neden dava sonucuna karşı karar değiştirme talebinin oluşturulduğu anlatılmalıdır.
- Açıklamalar bölümünde anlatılan detaylar, hakimin gerekçeli kararında belirttiği nedenlere bağlı olarak yöneltilmelidir.
- Aksi kanıtları ve davanın temelinde yatan olaylar delilleri ile yeniden belirtilmelidir.
- Kararın ne yönde değiştirilmesi için talep oluşturulduğu belirtilmektedir.
Muris Muvazaası Nedeniyle Tapu İptali Ve Tescil Davası Belirsiz Alacak
Muris muvazaa, bir mülkün başka bir tanıdığın üzerine haksız bir biçimde gerçekleştirilme durumunda verilen isimdir. Ayrıca örneğin miras olarak kalan bir mülkün, kardeşlerin birinin eşinin üzerine tapu kaydı oluşturulması durumunda mirasçı olan kardeşlerin miras hakkı engellenmektedir. Ayrıca kardeş maris muvazaa ile haksız kazanca neden olmuştur.
Bunun yanında maris muvazaa ile geçirilen bu tapunun değeri diğer kardeşler tarafından belirlenememektedir. Bu durumda kişilerin dava içerisinde talep edeceği değer belirsiz olarak kalır.
Kardeşlerin malın değeri hakkında bilgi sahibi olabilmesi için bilirkişi raporuna ihtiyacı olacaktır. Yapılan bilirkişi değerlendirmesi ve ıslahı ile değer kesin olarak belirlenerek alacağın içerisinde dava bedelinin artırılması sağlanır.
Ancak bu tava türünde muvazaa olduğuna dair bir kanıt bulunması gerekmektedir. Ayrıca aksi takdirde kişiler dava içerisinde belirtilen ana nedenin kanıtlanamaması nedeni ile davanın olumsuz olarak sonlanmasına neden olmaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Arabuluculuk
Dava sürecinin çözümlenerek sonlandırılmasını sağlayan hizmettir. Ayrıca hem davacı hem de davalı kendi hakları doğrultusunda doğru bir karar almış olacaktır.
Tapu iptali ve tescil davaları içerisinde iki türlü dava açılma mümkündür. Asliye Hukuk Mahkemeleri tarafından yürütülmektedir. Bu dava türünde arabuluculuğun olması zorunlu değildir. Ayrıca mahkeme yaptığı değerlendirmeler sonucunda taraflar anlaşmadan da sonlandırma yaparak haklı olanın tapu üzerinde hakka sahip olmasını sağlar.
İkinci tür tapu iptali ve tescil davaları ise alınan bir malın sonrasında oluşan ve tüketici hakları kapsamında açılan davalardır. Ayrıca arabulucuya sahip olması zorunludur. Arabulucusu bulunmayan kişiler dava açma hakkına sahip olmamaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Islah
Taraflardan birinin usule uygun olarak belirlenen süre içerisinde yaptığı işlem ve giderleri belirtme için yaptığı kısmi ya da tamamen değişimdir. Ayrıca bu durum dava içerisindeki belgelerin daha iyi bir şekilde getirilmesi ve bilgilerin güncellenmesi içindir.
Dava içerisinde ıslah yapılabilmesi için ilk olarak ıslah yapmak isteyen taraf tarafından uygun bir dilekçe hazırlanma gerekmektedir. Ayrıca belgeler teslim ederek dava içerisindeki gidişat değiştirilmektedir.
Dava içerisinde ıslah yoluna gidilme için hakimin ya da mahkemenin bu durumu kabul etmesi gerekmektedir. Ayrıca özellikle uzayan davalarda elde edilen yeni deliller ya da güncellenen bilgiler nedeni ile ıslah işlemi gerçekleştirilmektedir.
Islah dilekçesi düzenlerken dikkat edilmesi gereken noktalar şu şekildedir;
- Öncelikle dilekçenin üst bölümüne ilgili mahkeme ya da hakimliğe ilişkin bir başlık atılmalıdır.
- Başlığın altına dosya no, ıslah talebinde bulunan davacı, vekili, davalı, davalı vekili ve konu belirtilmektedir.
- Bu bilgilerin hemen ardında açıklamalar bölümü eklenmelidir. Açıklamalar bölümünde “Yukarıda verilen dava numarası ile mahkemenizde yürütülmekte olan davada, davamızı ………. nedeni ile ıslah ve ………. edilmesini talep ederiz.” Cümlesi ile başlangıç yapılmalıdır.
- Daha sonra ıslah edilme istenen konu ve buna ilişkin deliller dilekçe içerisine eklenmektedir.
- Son olarak sonuç ve istem bölümü oluşturularak ıslahın yapılması ve ıslah sonucunda hangi durumların beklendiği belirtilmektedir.
Muris Muvazaası Nedeniyle Tapu İptali Ve Tescil Davası Şartları
Muris muvazaası nedeniyle bir tapu iptali ve tescil davası oluşturulma isteniyorsa bazı şartların karşılanması beklenmektedir. Ayrıca bu şartlar ve şart olmayan durumlar şu şekildedir;
- Haksız fiile uğramış ve bundan kaynaklı bir kayıp yaşaması gerekmektedir.
- Oluşturulan tapunun muris muvazaası ile oluşturulduğu ispatlanan nitelikte olmalıdır.
- Üçüncü kişileri aldatma kastı ve gizli sözleşme unsurları bulunmalıdır.
- Yapılan tapu işleminin ülke ve yörenin göreneklerine ve geleneklerine uygun olmaması,miras bırakan ile davacı arasında husumet olması ya da murisin yetersiz maddi nedenler ile mal satmaya ihtiyacı olması gerekmektedir. Ayrıca bu nedenlerden ne kadar çok sebep olursa davada davalı o kadar kusurlu olarak kabul edilmektedir.
- Davanın kaç yıl içerisinde oluşturulma beklenen bir şart değildir. Hak problemi ile karşılaşmamak için 10 yıl içerisinde davaların açılması tavsiye edilmektedir.
- Hukuki temellere dayandırılma gerekmektedir. Bu dava türü genellikle Miras Hukuku kapsamındadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Hile
Hile, bir kişinin aldatılmasına yönelik yapılan ve hukuka karşı olan durumdur. Ayrıca aldatmaca sonucunda oluşturulan tapu kaydının yeniden düzenlenmesi için açılan davadır.
Delilleri ile dilekçe yazarak tapu iptali ve tescil davası açması gerekir.
Tapu için yapılan hile kolaylıkla kanıtlanan niteliklere sahiptir. Ayrıca sözlü ya da yazılı anlaşma ile kişinin karşılaştığı durum delil olarak sayılmaktadır.
Tapu kaydının iptali ile elde edeceği bir menfaati bulunmalıdır. Ayrıca aksi takdirde kişilerin tapu üzerinde herhangi bir dava hakkı olmamaktadır.
Tüm hilelerin neler olduğu anlaşılarak gerekli düzenlemeler yapılmaktadır.
Muris Muvazaası Nedeniyle Tapu İptali Ve Tescil Davası Saklı Pay
Miras Hukuku kapsamınca mal paylaşımı yapılarak herkesin hakkının alınması sağlanmalıdır. Ancak payın bir bölümünü saklayarak haksız bir paylaşım yapılmasını sağlamaktadır.
Her bir mirasçı tapu iptali ve tescil davası açarak saklanan payın mirasçılar içerisinde paylaştırılmasını sağlamaktadır.
Bu davanın açma için kişilerin mirasçı konumunda olan yasal mirasçı, atanan mirasçı ya da evlatlık olması gerekmektedir. Ayrıca miras hakkından çıkarılan kişilerin bu davayı açması mümkün değildir.
Saklı payın net bir biçimde hesaplanabilmesi için hukuki belgelere ve bilirkişi raporuna ihtiyaç duyulmaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Zilyetliğe Dayalı
Tapunun hak sahibi olan kişiye iletilmesi amacıyla açılmaktadır. Ayrıca hakkının ihlal edilme ve mülkiyet hakkının temin edilmesini sağlayan dava türüdür.
Dava ile var olan tapuyu kendi üzerine almaktadır. Ayrıca bu davanın açılabilmesi için öne sürülen deliller hukuki olarak kanıtlanmaktadır nitelikte olmalıdır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Miras
Hukuka uygun şekilde paylaşımı yapılması gerekir. Ancak bazı durumlarda mirasçılar arasında anlaşmazlık çıkarır ya da miras paylaşımında hileye gidilmektedir. Ayrıca mağdur ve haksız fiile uğramış olan kişi dava açarak hakkı olan mirasın alınmasını sağlamaktadır.
Miras Hukuku’na bağlı gerekçelere yönelmeli ve karşılaştığı haksızlık durumunu hukuki olarak kanıtlamalıdır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Yargılama Usulü
Tapu iptali ve tescil davası yargılama usulü yazılı yargılamadır. Ayrıca Asliye Hukuk Mahkemesi içerisinde yürütülen bu davada yazılı bir süreç işletilmektedir. Bu nedenle tarafların sunacağı dilekçeler, deliller ve belgeler belge içerisinde önemli yer kaplamaktadır. Ayrıca tarafların görüşmesi ve kendini dile getirmesi için sözlü duruşmaların oluşturulmana gerek yoktur.
Zilyetliğe Dayalı Tapu İptali Ve Tescil Davası Cevap Dilekçesi
Taraflardan biri oluşturulan bir tapu kaydında zilyetlik bulunduğu iddiasını belirterek Asliye Hukuk Mahkemesine başvuruda bulunmaktadır. Ayrıca bu başvuru sırasında ise kanır belgeleri ve oluşturduğu dilekçeyi yanında bulundurmalıdır.
Dilekçenin teslimi ve dava sürecinin işletilmesi sırasında davalı olan kişi oluşturulan davaya cevap dilekçesi yazmaktadır. Ayrıca zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davası cevap dilekçesi örnek olarak şu şekildedir;
- İlk olarak ilgili mahkemeye başlık atılarak dilekçenin başlangıcı sağlanmaktadır.
- Başlığın hemen altına esas no, davaya cevap veren davalının ve vekilinin bilgileri ve konu eklenmektedir.
- Kendi açıklamasını hangi dayanaklara göre yaptığını belirtir. Ayrıca bu dilekçe içerisinde davaya ilişkin davalının hangi nedenler ile tapu sahibi olduğu açıklanmalıdır.
- Son bölüme ise kişinin hangi taleplerde bulunduğunu belirten sonuç ve istemler bölümü yer alır.
- Bu dilekçenin hazırlanma için tek bir açıklama şekli bulunmamaktadır. Detaylar farklılık gösterdiği için cevap dilekçesinin içeriği de değişiklik göstermektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Keşif
Hakimin temel nedenlere ulaşabilmesi ve gerçeği çıkarması için yaptığı değerlendirme sürecidir. Keşif, duruşma anında hakim önünde yapılmaktadır. Ayrıca tanıklar dinlenmektedir ya da hakim bilirkişi yorumlarını incelemektedir.
Detayların incelenmesi ve davanın doğru bir şekilde değerlendirilmesini sağlamaktır. Ayrıca HMK düzenlemeleri ile uyuşmazlığına bakılmaktadır ve davanın seyrinin belirlenmesi için kullanılmaktadır.
Keşif, bir hakimin güvenebileceği hukuki delillerden biridir. Ayrıca davanızda keşif yapılmasını talep etmeniz önerilmektedir.
Tapu iptali ve tescil davalarında keşif için hakim bizzat taşınmazı ziyaret ederek gerekli incelemeleri yapar.
Hile Nedeniyle Tapu İptali Ve Tescil Davası Cevap Dilekçesi
Davanın yargılama sürecine geçirilmesin sağlar. Davacı, davayı açtıktan sonra belirttiği nedenler ve gerekçeleri davalı olan kişiye iletilmektedir. Ayrıca davalı kişinin dava için bir cevap yazması gerekir.
Kendi gerekçelerini sunarak tapunun hile ile alınmadığını ispatlaması beklenmektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Kötü Niyet
Davalı ya da davacı olan kişinin kötü niyetli olduğu kanısına varılmaktadır. Hukuksuzluk ile davanın lehine çevrilmesini sağladığı görülmektedir.
Medeni Kanun içerisinde bulunan 931. Madde ile net bir hale getirilmiştir. Ayrıca dava içerisinde kötü niyetli olarak kabul edilmektedir.
Keşfi sonrasında dava sonlandırma işlemi gerçekleştirilerek iyi niyetli olan tarafın kazanması sağlanır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Belirsiz Alacak
Bu dilekçeye yönelik harç ödeyerek davasını oluşturması gerekmektedir.
Taşınmazın değeri için alacak belirleme niteliklerine ulaşamamaktadır. Ayrıca 1007. Madde kapsamında kişilerin açtığı davayı belirsiz alacak olarak açması mümkündür.
Buna bağlı olarak da davacının dava sonunda aldığı tutar belirlenmektedir.
Muris Muvazaası Nedeniyle Tapu İptali Ve Tescil Davası Islah
Belgelerin bir kısmını ya da tamamını değiştirme hakkına sahiptir.
Islah işleminin gerçekleştirilme için öncelikle ıslah nedeni belirtilerek hangi durumlara yönelik ıslah yapılacağı belirtilmektedir.
Kişinin ıslah talebi yerinde ve doğru ise dava içerisindeki değişiklik gerçekleştirilmektedir.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Tüketici Mahkemesi
Asliye Hukuk Mahkemesi’ne değil Tüketici Mahkemesine başvuruda bulunması gerekir. Ayrıca tapulandırılması gibi konulardaki davalarda Tüketici Mahkemesi yetkili konumdadır.
Burada açılan davaların temelinde Tüketici Hakları gözetilerek davanın ilerletilmesi sağlanmaktadır.
Mahkemeye sevk edilmesini sağlar ya da dosyanızı kapatarak yeni bir dava açmanız sağlanmaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Satın Almaya Dayalı
Asliye Hukuk Mahkemeleri tarafından kabul edilmemektedir ya da değerlendirilmemektedir. Tüketici Mahkemesine başvuruda bulunması gerekmektedir.
Bu dava türünde davacı satın alma işleminden sonra mağdur olan kişi, davalı ise satın alma işlemini gerçekleştiren kişidir. Ayrıca tüketici Mahkemesine başvurduktan sonra davalı olan kişi cevap yazarak mahkeme içerisinde kendi delillerini sunar.
Bu dava türünde sunulan belgeler dekont, fiş ve benzeri evraklar olmaktadır. Ayrıca kendi üzerine tapulanmadığını da noterden aldıkları taşınmaz mülk kayıtları ile kolaylıkla kanıtlamaktadır.
Tapu İptali Ve Tescil Davası Ecrimisil
Üçüncü bir kişi tarafından kullanılması durumunda, haksız fiili gerçekleştiren kişinin ödemesi gereken tazminattır.
Haberi ya da izni olmaksızın arazisi üzerine ev inşa edilme ecrimisil konusu olmaktadır. Ecrimisil davası açarak kişinin kullandığı yıl oranına göre tazminat ödemesini sağlanmaktadır.
Ayrıca ev sahibi kişinin ecrimisil talep etme hakkı olmaktadır.
Taşınmazların emsal kira sözleşmeleri ve benzeri belgelere bakılmaktadır.
Bunun yanında taşınmazın büyüklüğü, çevre özellikler ve niteliği de incelenip ecrimisil alması sağlanmaktadır.
Yaşamını sürdüren kişilerin haksızlığının tespiti ile ecrimisil talebinde bulunmaktadır.