Aile Konutu Şerhi İpoteğin Kaldırılması

Toplumun temel taşı ailedir ve aile yapısının bütünlüğünün korunması bakımından, çocuklar da varsa, çekirdek ailenin aynı konutta yaşamını devam ettirmesi büyük önem taşır.

Bu sebepler doğrultusunda kanun koyucular tarafından aile konutu büyük önem taşır ve kanunda çeşitli düzenlemeler dahilinde, aile kurumu ve aile konutu koruma altına alınmıştır.

Aile Konutu Nedir?

Herhangi bir yapı olmamakla birlikte aile konutu; Türk Medeni Kanunu ilgili maddesinde şu şekilde açıklanmıştır; Karı ve kocanın, çocuklarıyla tüm yaşam faaliyetlerini geçirdiği, yaşantısını yönlendirdiği, tüm acı ve mutlu günleri içinde yaşadığı alan olarak tanımlar.

Yargıtay ikinci hukuk dairesi kararına göre; ipotekli taşınmazlarda, ipotek işlemine ait olarak, ilgili taşınmazın aile konutu olması dolayısıyla, ipoteğin kaldırılması talebi yapılabilir.

İpoteğin kaldırılması talebinde, ilgili aile konutu olarak tanımlanan yerde keşif yapılması gerekir. Ancak herhangi samanlık, ahır, garaj gibi yapılar, aile konutundan sayılmaz ve bu binalar üzerinde bulunan ipotek kaldırılamayacağı belirtilir.

Aile Konutu Şerhi Nasıl Konulur?

İki şekilde aile konutu şerhi, tapu kütüğüne işlenir. Şerh mahkeme kararıyla koyulabilir ya da eşin kanun yoluyla direkt talep hakkı bulunur. Mahkeme kararı ile şerh koydurmak için, tarafların belge vermeleri gerekir.

Aile konutuna şerh koydurmak için gerekli belgeler;

  • Muhtarlık ya da apartman yöneticisinden, konutun aile konutu olduğuna dair belge alınmalıdır. Gerekirse binadaki komşulardan da tasdik edici yazılı belge alınabilir.
  • İlgili tapu müdürlüğünün gerek görmesi durumunda; tapu bilgileriyle beyan edilen taşınmazın, şerh istenen taşınmazla aynı olduğunu tespit etmek için tapu kadastro müdürlüğünden tasdik edici belge alınmalıdır.
  • Tarafların evlilik cüzdanı ya da evin maliki kişi ile evli olunduğuna dair nüfus kayıt örneği belgesi alınmalıdır.
  • Vesikalık fotoğraf ve fotoğraflı nüfus cüzdanı aslı ve fotokopisi verilmelidir.
  • İşlemlerin vekil aracılığıyla yapılması durumunda vekiller adına alınmış vekaletname belgesi sunulmalıdır.

Eğer eş tarafından direkt talep hakkı kullanılacaksa, eşin ilgili tapu müdürlüğüne başvuru yapması ve ilgili evrakları sunması gerekir. Bu konuda unutulmaması gereken, aile konutuyla ilgili hükümlerin uygulanabilmesi adına, konutun aile bakımından yaşanacak yer olması gerekir.

Aile Konutundan İpoteğin Kaldırılması

Türk Medeni Kanunu’nda aile konutu düzenlemesi yapılmıştır. Aile konutuna şerh konulduğunda tapu dairesinden aile konutu ipoteğin kaldırılması için gerekli koşulların oluşturulması gerekir.

  • İpoteğin konması tapu dairesine yapıldığı gibi, kaldırılması da yine tapu dairesi üzerinden gerçekleştirilir.
  • Aile konutu şerhinin, eşin talebi ile konulması durumunda, eşin talebiyle kaldırılması gerekir.
  • Eşler anlaşarak şerh koydurmuşsa; birlikte koydurdukları şerhi kaldırmak için, yine birlikte başvuru yaparak kaldırmalıdır.
  • Taşınmazın ortağı iki eş ve şerh, sadece bir eşin talebi doğrultusunda konmuşsa, eşlerin beraber başvuru yapması ya da lehine şerh verenin başvuru talebiyle kaldırılabilir.
  • Eşlerden birinin vefat etmesi durumunda, diğer eş tarafından şerh kaldırma talebi yapılabilir.

Aile konutu terkini doğrultusunda, mahkeme kararı ile şerh kaldırılabilir. Boşanmanın kesinleşmiş olması ya da evliliğin iptal edilmesi durumunun kesinleşmesiyle, şerh kaldırılır.

Eğer aile konutunun yeri değişmiş yeni aile konutu edinilmişse, yeni konuta sahip olan eş tarafından şerh kaldırılabilir.

Aile Konutundan İpoteğin Kaldırılması Yetkili Mahkeme

Aile konutuna dair ipotek kaldırılması durumlarında aile mahkemesi görevli mahkeme kabul edilir. Taraflar arasında oluşan uyuşmazlık, tüketici işlemine dairse, tüketici mahkemesi görev yapar. Ticari yönden bir dava ise görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesi olacaktır.

Aile Konutundan İpoteğin Kaldırılması Davası Dilekçe Örneği

Aile konutundan ipoteğin kaldırılması için dava dilekçesi hazırlanması gerekir. Ancak ipoteğin kaldırılma şartlarının oluşup oluşmadığı değişir. Bu yüzden her bakımdan inceleme yapılarak, dilekçenin doğru şekilde hazırlanması önemlidir.

Dava dilekçesinde;

  • Dava dilekçesinin Aile Mahkemesi’ne hitaben yazılması gerekir.
  • Dosya numarası, davacı ve vekili, davalı/davalılar ve vekili ile dava konusu belirlenmiş olmalıdır.
  • Dava dilekçesinin özeti kısaca yapılmalıdır.
  • Yapılan dilekçeye karşılık, cevap dilekçesinin özeti ve yargılama konusu yazılmalıdır.
  • Davalı tanıklarının ifadelerine yer verilir.

Aile konutu ipoteğin kaldırılması dava dilekçesinin hazırlanma süreci zorlayıcı olabilir. Bu konuda sürecin konusunda uzman avukatlar tarafından sürdürülmesi hem maddi hem de manevi her türlü kaybın da önüne geçecektir.

Aile Konutundan İpoteğin Kaldırılması Zamanaşımı Hak Düşürücü Süre

Aile konutu ipoteğin kaldırılması davaları, aile müessesini koruma görevi üstlendiğinden dolayı, zamanaşımı süresi yoktur. Taraflar herhangi zaman içinde, taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırma hakkına sahiptir. Bu yüzden istenilen her zaman ipotek kaldırma davası açılabilir.

Aile Konutundan İpoteğin Kaldırılması Davası Görevli Mahkeme

Hukuk Muhakemeleri Kanunu 12.madde uyarınca; taşınmaza konu olan ipotek haklarında yetkili mahkeme, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir. İpoteğin kaldırılması davalarında; mal varlığına ait dava niteliği taşıması durumundan dolayı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 2.maddesine göre Asliye Hukuk Mahkemeleri görev yapar.

Davanın hatalı yerde ve dolayısıyla hatalı mahkeme üzerinden açılması da süreci uzatır ve dava dosyasını daha karmaşık hale getirebilir. Görevli mahkemenin eksikliği durumunda, dava için gerçek görevli mahkemeye gönderilirse, arabuluculuk şartı eksikliği oluşacağından reddedilme durumu da vardır.

Diğer yandan bu tür davalarda arabuluculuk talebi yoktur ancak bazı özel mahkemeler tarafından arabuluculuk talebi olabilir. Bu yüzden herhangi bir hak kaybı yaşanmaması için, konusunda uzman avukatlardan destek alınmalıdır.

Aile Konutu Şerhi Tapu Siciline Tescil Edilmese de İpotek Kaldırılabilir mi?

Tapu kaydına aile konutu şerhinin konmaması durumunda; taşınmaz maliki olan eş, taşınmazı başkasına devretme hakkına ya da taşınmaz üzerinde ipotek koyma hakkına sahip olur.

Bu duruma karşılık diğer eş ise; Türk Medeni Kanunu 194. Hükmü gereği; tapu iptal ve tescil davası açma hakkına sahip olur. Dava sonrasında devir iptal edilir ya da ipotek kaldırma işlemi gerçekleştirilir.

Aile Konutu Üzerinde Sınırlama ve Eşin Açık Rızası

Türk Medeni Kanunu’nun 193.maddesi uyarında; kanunda aksi belirtilmediği sürece, eşlerden her birinin, üçüncü kişilerle hukuki işlem yapabileceğine dair hüküm vardır.

Bu yüzden Türk Medeni Kanunu 194.maddesinin 1.fıkrasında;

Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası olmadığı sürece, aile konutuyla ilgili kira sözleşmesi konusunda feshetme hakkı yoktur. Aynı zamanda aile konutu devretme, aile konutu üzerinde hakları sınırlama yetkisi de bulunamaz hükmü yer alır.

Bankaların İyi Niyet Durumu

Tapuda aile konut şerhi olmadığı durumlarda; bunu bilecek durumda olan ya da bilen kişinin iyi niyetinin bulunduğunun kabul edilmesi mümkün olmamaktadır. Davalı banka tarafından davacı eşin açık rızasının bulunmadığı işlemlerin geçerli sayılması da mümkün değildir.

İpoteğe ait işlem öncesinde taşınmazın tapu kütüğüne aile konutu olduğuna ilişkin şerh bulunmayabilir. Bu durumda davalı bankanın ipoteğe ait kazanımı, Türk Medeni Kanunu 1023. Maddesine göre iyi niyetliyse korumaya alınır. Kanun her zaman iyi niyete hukuki sonuç bağlar ve iyi niyetin varlığı esastır.

Bankaların Araştırma Yükümlülüğü

Aile konutunda malik olarak bulunan eş; tek olarak aile konutu üzerinde yaşantıyı güçlendirme dahilinde aile konutunda aynı hakka mahsuben sınırlama yetkisi yoktur. Bunun yanında taşınmazda malik olmayan diğer eş ise; açık rıza vermeden, aile konutu üzerinde ipotek koyma hakkına sahip değildir.

Bu arada tüccar olarak nitelendirilen banka ise; kendisine beyan edilen muvafakatname üzerine diğer eşin attığı imzanın o kişiye ait olup olmadığını araştırma yükümlülüğüne sahiptir.

Aile Konutu İpoteğin Kaldırılması Yargıtay Kararı

Aile konutu ipoteğin kaldırılması konusunda Yargıtay kararı olabilir. Eşlerden biri, diğer eşin rızasını almadığı sürece, aile konutuyla ilgili kira sözleşmesini feshetme hakkına sahip olmayacaktır.

Aynı zamanda aile konutunun devredilmesi ve aile konutu üzerinde hakların sınırlanması gibi durum söz konusu olmayacaktır. Aile konutu şerhi olsa da eşlerin beraber yaşadıkları aile konutu üzerinde fiil ehliyetlerine sınırlama getirilmiştir.

Yorum yapın

Hemen Ara