İstirdat davası, bir bireyin aleyhine olacak icra takibinde borçlu gösterilmesi ve bu borcun mağdur tarafından geri alınmak istenmesi takdirinde açılan davadır. Peki, tam anlamıyla istirdat davası nedir? Kimler bu davayı açabilir? İstirdat davası, kişinin borçlu olmadığı halde borçluymuş gibi görünmesi sonrasında açılır. İstirdat davası hangi şartları oluşturur? Dava hakkında bilinmesi gereken detayların tamamına yazımızda yer verilmiştir.
İstirdat Nedir?
Kelime anlamı olarak, geri isteme ya da geri alma anlamlarında kullanılır. İstirdat hukuki bir kelime olarak mahkemelerde kullanılmaktadır. Davalarında kişilerin aleyhine açılmış icra takiplerinden sonra borçlu olmadıkları halde borcu varmış gibi gösterilmeleri ve üzerinden alınan paraların geri istenmesi amacıyla açılan davalardır. İstirdat kelimesi bu davalarda kullanılan bir kelimedir. Aynı zamanda istirdat davası, geri alma yani kişinin ödemesi için zorunlu olarak tutulmuş parasının geri alınması, geri istenmesi anlamlarında da kullanılmaktadır. İstirdat davası, Türk Ceza Kanunu içerisinde 72. maddede yer alan bir davadır. Hukuki bir terim olarak, hukuk sözlüğünde bulunmaktadır.
İstirdat Davası Süresi
İstirdat davası, yaklaşık olarak 9 ay ya da 1 yıl kadar sürer. Hukuk anlamında yer alan her türlü davanın, yaklaşık olarak 1 yıldan daha fazla sürede süreci yürütülür. Her davanın kendi içerisinde farklı bir yoğunluğu, davada ispatlanması gerekenler ve aynı zamanda dava aşamasında oluşabilecek durumlara göre süreç farklılık gösterir. Burada bir davanın tam olarak ne kadar sürede kesinlik göstereceği ya da bir davanın ne zaman sonuçlanacağı için net bir süre vermek yanlıştır.
Burada da istirdat davası için belirli bir süre söylenmesi mümkün değildir. Fakat yaklaşık olarak bir süre verilmesi gerekirse bu süre 9 ay ya da 1 yıl kadar bir süreyi bulundurur. İstirdat davalarında mağdur olan kişiye ödenmesi için zorunlu olarak verilen paranın geri alınması için bir dava açılmaktadır. Burada kişinin mağdur olduğunu ispat etmesi gerekir. Aynı zamanda icra takibi süresince yaşanan banka dokümanları tek tek incelenmektedir.
Karşılıklı olarak davacı ve mağdur olan kişinin avukatlarının savunmaları aynı zamanda mağdurun istirdat davasında ki tutumu dava süresince yaşanılan değişkenliklerde davanın uzaya bileceğini ya da kısa yapabileceğini göstermektedir. Her davada olduğu gibi bu süreler farklı sebepleri içerisinde bulundurarak, değişkenlik gösterir. İstirdat davası da yaşanılan durum ve yargılanma aşamasına göre farklı bir süreci gösterir.
3.Kişi İstirdat Davası Açabilir Mi?
İstirdat davasında 3. kişiler bir dava açamaz. İstirdat davasında amaç borçlu olan kişinin geri alması için yani parası içir uğraşır olması amacıyla açılan bir davadır. Burada istirdat davası, borçlu tarafından açılan olarak yer alır. Yani burada borcu olmayan birinin ya da dava dışında farklı bir kimsenin istirdat davası açması doğru değildir. Bir kişi mağdursa yani borçlu olmadığı halde borçlu gibi gösterip parası alınan ise istirdat davası açar. Fakat üçüncü bir kişinin istirdat davası açması mümkün değildir. Burada harici bir kişinin istirdat davası açabilmesi için davada borçlu olarak bulunup, borcunu geri istemesi amacıyla yer alması gerekmektedir. Yani istirdat davası yalnızca borçlu olan kişinin, açması gereken bir davadır. Davadaki yürütülen süreçte bu amaç doğrultusunda yürütülmektedir. Ekstradan farklı kişilerin dava sürecinde yer alması, yürütme amacının da dışına çıkmış olmaktadır. Farklı kişilerin aynı durumdan mağduriyet yaşamaması için farklı davalar yer alır. İstirdat davası için harici kişilerin yer alması doğru bir dava değildir.
İstirdat Davası Şartları
Kendi içerisinde belli başlı şartları oluşturan bir dava sürecidir. Bu şartlar için ilk olarak borçlu olan kişinin aleyhine açılan bir takip süreci var ise burada kişinin borcu bulunmadığı takdirde bir ödeme yapılması gerekmektedir. İcra takibi açılmışsa ve kişiye borçlu olmadığı takdirde borçluymuşçasına bir izlenim gösteriliyorsa yine burada kişinin borcunun ödenmesi gerekir. Aynı zamanda ödeme sırasında borçlu olan kişinin ödeme yapılmasına itiraz etmemesi ve bunun beraberinde itirazı kaldırılması takdirinde de bir ödeme yapıldığında ise bu da istirdat davası şartları arasında bulunmaktadır. Tehdit amaçlı bir ödeme yapılması diğer bir şart olarak yer alır. İstirdat davası ödeme yapmaya başlandığı tarih itibari ile yer alan bir sene içerisinde açılması gereken bir davadır. Bu da istirdat davasının diğer şartı olarak bulunmaktadır.
İstirdat Davası Dilekçe Örneği
Davacı olan kişinin adı soyadı yazılmaktadır:
Adresi eklenmektedir.
Vekili olan kişinin adı ve soyadı yazılmaktadır:
Adresi eklenmektedir.
Davalı olan kişinin adı ve soyadı yazılmaktadır:
Davalının da adresi eklenmektedir.
Ardından istirdat davası açılmasında ki konu kısa ve net bir şekilde belirtilmektedir.
Dava değerindeki miktar ne kadar ise eklenmektedir.
Konu hakkında yapılması gereken açıklamalar var ise burada sıralanmaktadır. Madde madde açıklanır.
Ardından hukuki sebepler yazılmaktadır.
Sonuçta belirtildikten sonra davacı olan kişi, vekili ile birlikte imza atar. Burada görevlendirilen avukatın da ad ve soyadı belirtilip imzası atılmaktadır. Dilekçe gereğinin yapılması için hazırlanmış olur.
Menfi Tespit Davası
Menfi tespit davası, borçlu olan kişi tarafından açılan bir davadır. Borçlu olan kişi burada borçlu olmadığını iddia edip bunun tespit edilmesi amacıyla bir dava açar. Kişi menfi tespit davasını, icra takip öncesinde de açılmaktadır. Ya da icra takibi sonrasında da menfi tespit davası açılmaktadır. Menfi tespit davası, borçlu tarafından açılan bir davadır. Borçlu olmadığının ispat edilmesi amacıyla açılmaktadır. Bu ispat, hukuki bir boyutta açıldığı zaman daha net ve keskin bir sonuç ile karşılaşılmaktadır. Menfi tespit davasında borçlu tarafına bir tedbir kararı yok ise yani bu konuda karar alınmamış ise burada dava istirdat davası olarak yürütülmeye devam edilir. Ve yargı aşaması değişir.
İstirdat Davasında Tazminat
Tazminat ödenmesi gibi bir durum söz konusu değildir. İstirdat davalarında tazminat, hukuk maddelerinde yer almayan bir durumdur. Burada davayı yürüten hâkim icra inkâr tazminatına dayanarak bir tazminat hükmü vermektedir. Bir tazminat ödenmesi ve bu yönde bir karar verilmesi kesinlikle mümkün değildir. Borçlu yeni açılan icra takibi için itiraz etmektedir.
Bu dava süresince borçlunun itiraz hakkı olduğunu gösterir ve mağdur olan kişi bu hakkını kullanmaktadır. Aynı zamanda uğradığı zararın karşılanması amacıyla da avukatı ile birlikte ispatlar oluşturur. Bununla birlikte maddi açıdan zararının karşılanması sağlanmaktadır. Fakat burada bulunan zarar yüzde 20’nin altında bir tutar ise bu zarar karşılanmamaktadır. Yüzde 20’nin üstünde bir maddi zarar var ise bu zarar karşılanmaktadır. Ancak bu zararın karşılanması demek istirdat davası süresince bir tazminata yönlendirilmesi gibi bir durumu bulundurmaz.
İstirdat davasında tazminat ödenmesi yalnızca menfi tespit davasına dönmesi sebebi ile oluşturulmaktadır. Bu durumda davayı yürüten hâkimin verdiği hüküm ile birlikte oluşur. Bu durum çoğu davalarda nadir olarak görülen bir durumdur.
İlginizi Çeker;
https://mehmetalihelvaci.av.tr/menfi-tespit-ve-istirdat-davasi.html
https://mehmetalihelvaci.av.tr/menfi-tespit-davasi-nedir.html
https://mehmetalihelvaci.av.tr/bosanma-davalari-nelerdir-hangi-davalar-sonradan-acilabilir.html
“İstirdat Davası Nedir | İstirdat Davası Dilekçe Örneği” üzerine 3 yorum